Emperyalist saldırıya kimler destek verdi?

Suriye'ye yönelik ABD merkezli emperyalist saldırı karşısında partisiyle, sendikasıyla, vakfıyla Türkiye sağı AKP'nin arkasında hizalandı...

Suriye ordusunun operasyon düzenlediği Doğu Guta’da cihatçıların elinde tuttuğu son ilçe olan Duma Ceyş-ül İslam’dan geri alındı. Operasyon esnasında ortaya atılan ‘kimyasal silah kullanıldı’ yalanını gerekçe haline getiren emperyalist devletler ise bir süredir savurdukları saldırı tehditlerini geçtiğimiz Cuma gecesi gerçeğe dönüştürerek başkent Şam başta olmak üzere birçok şehirde askeri hedefleri füzelerle ateş altına aldı.

ABD öncülüğünde uluslararası hukuk ayaklar altına alınarak düzenlenen saldırıya Fransa ve İngiltere de eşlik ederken, başta NATO ülkeleri olmak üzere Körfez’deki Arap devletlerinden İsrail ve Kolombiya’ya kadar emperyalist kapitalist dünya düzeniyle iç içe olan tüm işbirlikçi devletler saldırıyı selamlayarak desteklerini sundu.

Emperyalizmin savaş örgütü NATO’nun Şefi Jens Stoltenberg yaptığı açıklamada, Suriye’ye yönelik askeri saldırıyı desteklediğini belirterek, “Amerika Birleşik Devletleri, İngiltere ve Fransa’nın Suriye rejiminin kimyasal silah tesislerine karşı yürüttüğü operasyonu destekliyorum. Bu, Suriye rejiminin, Suriye halkına kimyasal silahlarla daha fazla saldırı yapmasını engelleyecek” dedi.

Saldırıya destek verenler açısından Türkiye’deki tablo ise dünyadaki durumun adeta minyatürü gibi oldu. İslamcı dernekler, yandaş sendikalar, düzen partileri… Suriye’nin meşru yönetiminin ABD hamiliğinde yıkımı için dünyanın dört bir yanından cihatçı çeteleri toplayıp bu ülkeye savaşa süren AKP’nin arkasında ve emperyalist saldırının yanında durdular:

AKP: O SLOGAN HAYATA GEÇTİ

Saldırının gerçekleştiği gecenin sabahında Dışişleri Bakanlığı yaptığı açıklamayla, “Tüm insanlığın vicdanına tercüman olan bu operasyonu memnuniyetle karşılıyoruz.” diyerek Türkiye’nin resmi tutumunu ortaya koydu.

Daha sonrasında Başbakan Binali Yıldırım da, saldırı için “Olumlu bir adım” derken, adeta dalga geçercesine “Kalıcı barış için daha fazlasına ihtiyaç var” diyerek daha fazla saldırı istediklerini belirtti.

AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ise “geceyi uykusuz geçirerek” takip ettiğini söylediği saldırıyı doğru bulduğunu söyleyerek, partisi ve Türkiye adına en üst düzeyde destek açıklamasını yapmış oldu.

ABD merkezli emperyalist saldırıya AKP’nin bu canhıraş desteğini aktarırken, “Dünya beşten büyüktür” sloganın amacına az da olsa (!) ulaştığına değinmek gerek. Erdoğan’ın, BMGK’nin veto etme yetkisine sahip beş ülkesini kastederek ‘icat’ ettiği slogan, OPCW heyetinin Suriye yönetiminin davetiyle Doğu Guta’da yapacağı ‘kimyasal saldırı’ araştırmasının sonucu beklenmeden yapılan saldırıyla ‘hayat’ bulmuş oldu.

AKŞENER: ELBETTE VURULMALI

Düzen siyasetinin Meral Akşener öncülüğünde ve MHP’den kopmalar ile diğer merkez sol-sağ cenahtan isimlerle kurduğu yeni partisi İP de, saldırıya ilişkin yaptığı açıklamada ‘kimyasal silah’ yalanıyla Suriye yönetiminin hedef alınmasını destekleyen bir ‘muhalefet’ aktörü oldu.

Partinin sözcüsü Aytun Çıray tarafından yapılan açıklamada, “Şam rejiminin kimyasal silah kullandığına dair yeterli kanıt oluşmuşsa elbette bunun karşılığı olmalıydı.” denildi.

‘CUMHUR’UN ORTAĞI GERİ KALMADI

AKP’nin Cumhur İttifakı’ndaki ortağı MHP saldırıya açık destek verdi. Saldırının gerçekleşmesinin ardından 2 gün sessiz kalan MHP’de bugün Genel Başkan Yardımcısı Sefer Aydın yaptığı açıklamada “Her ne kadar Amerika’nın politikalarını desteklemesek de Suriye’nin bugün ki halinden sorumlu olan Esed’in oradaki insanlara zulüm etmesini, katletmesine göz yumulmaması gerekiyor. Kimyasal silah kullanan Esed’e karşı bu cevabın verilmesi gerektiğini düşünüyoruz.” ifadelerini kullandı.

HAK-İŞ: SAMİMİYSENİZ ESAD’I VURUN

600 bine yakın işçinin üye olduğu yandaş sendika konfederasyonu HAK-İŞ’in yönetimi ise saldırıyı doğrudan Esad’ı hedef almaması nedeniyle ‘inandırıcı’ bulamadı. HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan, saldırıyı “Kesinlikle havadan belli yerlere bomba atarak kamuoyunu rahatlatmaya çalışıyorlar.” diye yorumlayıp ‘samimi’ bulmadıklarını belirtirken, “Eğer öyle olsaydı, bir milyona yakın Suriyeliyi katleden Esad’dan hesap sorulurdu. Bütün bunlara rağmen Esad hak etti mi derseniz, fazlasıyla hak etti” diye konuştu.

İHH ‘SERİNLEYEMEDİ’

Saldırıyla ilgili yandaşların belki de en ‘içten’ denebilecek tepkisini, Suriye’deki cihatçı çetelere ‘İnsani yardım’ adı altında yıllardır her türlü desteği vermesiyle bilinen AKP destekli İHH verdi.

İHH Başkanı Bülent Yıldırım, “Bugün atılan füzeler içimizi serinletmedi.” Çok az vuruş yapıldı ve o tesislerin yok edilmediğini, tesislere bir zarar verilmediğini düşünüyoruz.” diyerek saldırıların kendilerini tatmin etmediğini dile getirdi.