Akif Beki'den AKP yazısı: Alametler artıyor, karanlığın çökmesine az kaldı
AKP'nin geçmişte medyadaki en önemli isimlerinden biri olan Akif Beki, Gebze'deki iş cinayetine getirilen yayın yasağını eleştirirken dikkat çeken ifadeler kullandı.
AKP’li “küskün”lerin gazetesi Karar‘da yazan, bir dönem ise iktidarın medyadaki gözde isimlerinden biri olan Akif Beki, Gebze’de 3 işçinin hayatını kaybetmesiyle ilgili getirilen yayın yasağını köşesine taşırken dikkat çeken ifadeler kullandı.
“Eğer bir yerde cücelerin gölgesi uzamaya başlamışsa orada güneş batıyor demektir.” şeklindeki bir atasözüyle yazısına başlayan Beki, “Akşamüstünün geldiğini, karanlığın çökmesine az kaldığını başka işaretlerden de anlarız. Mesela, yayın yasakları… Henüz bir Çinli tarafından söylenmedi gerçi. Ama bir yerde yayın yasakları çoğalıyorsa orada gurup vakti yaklaşmıştır, karanlığın basması artık çok yakındır.” ifadelerini kullandı.
“Alametler artıyor” diyen Beki, neyi işaret erttiği ile ilgili net ifadeler kullanmaktan kaçındığı köşesinde, toplu iş cinayetine yayın yasağı getirilmesine ilişkin kinayeli şekilde “Yaşanmasında, cana mal olmasında sakınca yok. Ama haberinin duyulmasında ve dedikodularının yayılmasında ahlaka aykırı çok sakıncalar bulunan durumlardan biri.” diye yazdı.
Karar yazarı, sözü daha sonra enflasyon rakamlarını beklentilerin üzerinde oranlarla açıklayan TÜİK’e ve belediyelere ilişkin usülsüzlüklerle dolu raporları yazan Sayıştay’a getirdi. Aynı kinayeli üslubuna devam eden Beki “Enflasyon rakamını yüksek tespit eden TÜİK yetkilisinin, durduk yere milletin kafasını karıştırması önlense fena mıydı mesela? Ya da belediyelerde yüklüce usulsüzlük yakalayan Sayıştay yetkililerinin, hiç alemi yokken vatandaşa rahatsızlık vermesine fırsat tanınmasa… Yemeden içmeden, çok matah bir şeymiş gibi felaket tellallığı yap, millete kara haberleri yetiştir, halkın rahatını kaçır, huzur bırakma, sonra da yanına kalsın bu şom ağızlar, görevinden olma öyle mi! Karamsarlık pompalayıp ortalığı karıştırmanın bir karşılığı olmayacak mı?” ifadelerini kullandığı yazısını şu sözlerle bitirdi:
“Hem Çinliler de ileride mutlaka bu gerçeği bir vecizeye dökecektir. Eğer bir yerde, yaşanmasında değil de konuşulmasında mahzur görülen sıkıntılar çoğalıyorsa bilin ki orada hava kararmaya yüz tutuyordur.”
