Yandaş yazar: AKP için zorlu dönem başlayacak

Yeni Şafak gazetesinin yazarı Kemal Öztürk, AKP için 16 Nisan'dan sonra zor bir dönemin başlayacağına dikkat çekti.

Yandaş yazar: AKP için zorlu dönem başlayacak

AKP’nin yayın organlarından Yeni Şafak gazetesinin yazarı ve Anadolu Ajansı eski Genel Müdürü Kemal Öztürk, 16 Nisan referandumundan ‘Evet’ sonucu çıkması halinde AKP için zor bir dönemin başlayacağına dikkat çekti.

İktidarın halkı “neredeyse her şeyin referandumla hallolacağına inandırdığını” söyleyen Öztürk, “referanduma ‘evet’ diyecek herkesin, 17 Nisan sabahından itibaren düzelme olmasa, başka türlü davranacağını söylemek kehanet değil.” diye yazdı.

Kemal Öztürk’ün “17 Nisan sabahı siyaset” başlıklı yazısında ilgili bölüm şöyle:

“(…)

AK Parti, 17 Nisan sabahının, tüm mazeretlerinin bittiği sabah olacağının farkındadır umarım. İstediği tüm yetkiyi milletten almış, istikrar, temsil, tek başlı yönetim, güçlü liderlik gibi yani devleti ve ülkeyi iyi yönetmek için istediği her şeye kavuşmuş olacak.

Uyum yasaları çıkartacak, devleti yeni sisteme hazırlayacak. Kurumların konumu ve yönetimlerini belirleyecek. Liyakat ve ehliyete göre yeni yöneticiler atayacak. İki yıl sonra halkın karşısına çıkıp, ‘işte ideal bir ülke yönetimi için her şeyim hazır’ diyecek. Başka bir şey deme şansı bulunmuyor.

Referandumu öylesine bir pozisyona soktu ki AK Parti savunucuları, ekonominin düzelmesi, terörün bitmesi, istikrarın sürmesi, Avrupa ile ilişkilerin düzelmesi, Suriye krizi, Ortadoğu sorunlarının bitmesi… neredeyse her şeyin referandumla hallolacağına inandırdı halkı. Peki düzelmezse ne olacak? O zaman iki yıl sonra yapılacak seçimde zorlu dönem AK Parti’yi bekliyor olacak.

AK Parti’ye karşı eleştirileri olan, uygulamalarından, medyadaki tutumundan rahatsız olan ama ülkenin istikrarı için referanduma ‘evet’ diyecek herkesin, 17 Nisan sabahından itibaren düzelme olmasa, başka türlü davranacağını söylemek kehanet değil. Bu yüzden AK Parti için kolay değil, zor dönem başlayacak. Başarılı olmaktan başka şansı da kalmadı. (…)”