Türkiye'nin internet özgürlüğü notu açıklandı

Freedom House, 'İnternette Özgürlük 2017' raporunu açıkladı.

Türkiye'nin internet özgürlüğü notu açıklandı

Washington merkezli Freedom House adlı kuruluş, ‘İnternette Özgürlük 2017’ raporunu açıkladı. Rapora göre Türkiye, Mısır ve Ukrayna ile birlikte bu yıl internet özgürlüğünün en belirgin biçimde kısıtlandığı ülkelerden biri oldu.

Kuruluş, küresel çapta internet kullanıcılarının yüzde 87’sini oluşturan 65 ülkede internet özgürlüğünün durumunu değerlendiren raporunu açıkladı. Rapora göre internet kullanıcılarının sadece yüzde 23’ü özgür internet imkanına sahip. İnternet özgürlüğünde en kötü notu alan ülkeler listesinin başında Çin geldi. Çin’i, Suriye ve Etiyopya takip etti. 65 ülkeden 32’sinde internet özgürlüğünün kısıtlandığının belirtildiği raporda geçen yıl en belirgin kısıtlamaların Ukrayna, Mısır ve Türkiye’de yaşandığına dikkat çekildi.

“İnternet özgürlüğü ciddi şekilde geriledi”

DW Türkçe’nin haberine göre; ülkelerin 2016 yılının Haziran ayı ile 2017 yılının Mayıs ayları arasındaki gelişmelere göre değerlendirildiği “İnternette Özgürlük 2017” adlı raporda, Türkiye’de telekomünikasyon ağının ve sosyal medyaya erişimin sık sık askıya alınması nedeni ile internet özgürlüğünün ciddi bir şekilde gerilediği belirtiliyor. Türkiye’ye 2017 raporunda 100 üzerinden 66 puan verildi. 2016 yılından bu yana internetin özgür olmadığı ülkeler kategorisinde kabul edilen Türkiye’nin notu Freedom House’un geçen yılki raporunda 61’di.

“12 milyon kişinin internete erişimi kısıtlandı”

Türkiye’nin internet özgürlüğünün ciddi bir biçimde kısıtlanmasına örnek, kilit gelişmelerden biri olarak Kürt illerinde 28 belediye başkanının görevden alınmasının ardından bölgede neredeyse 12 milyon kişinin internet erişiminin engellenmesi gösteriliyor.

Bloke etme ve filtrelemeye örnek olarak ise terör saldırılarının ardından Twitter, Facebook ve YouTube’a erşimin aksatılması ile Wikipedia platformunun tamamen yasaklanması örnek olarak gösteriliyor.

Raporda ayrıca hükümetin, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından birçok kamu görevlisini, öğretmeni ve gazeteciyi telefonunda bulunduğu iddia edilen uygulamalar, İstanbul’da katıldığı dijital güvenlik semineri ya da hükümeti eleştiren tweetleri nedeni ile keyfi ve orantısız olarak tasviye ettiği belirtiliyor.

“En büyük tehdit hükumetlerden”

Raporda dünya genelinde internet özgürlüğünü tehdit eden en önemli gelişmelerden biri olarak, hükümetlerin sosyal medyada bilgileri manipüle etmek için gösterdiği çabaya işaret edildi. Rapora göre son bir yılda 65 ülkeden 30’unda hükümetler, demokrasiyi zayflatmak için internetteki tartışmaları kontrolü altına almaya çalıştı. Oysa 2016 yılı raporunda bu kapsamda 23 ülkenin adı geçiyordu. Raporda son birkaç yıldır bu uygulamanın daha da yaygın hale geldiğine dikkat çekildi.

Raporda hükumetlerin ücretli yorumcular, troller, botlar, yalan haber siteleri, liderlerin popülerliğini artırmak için propaganda merkezleri gibi yöntemlere başvurduğu aktarıldı. Türkiye’de sosyal medyada hükumete muhalif kişi ve kurumlara karşılık vermeleri için hükumet tarafından yaklaşık 6 bin kişinin görevlendirildiği bildirildi.

“Sosyal medya 18 ülkede seçim sonuçlarını etkiledi”

Sosyal medyadaki dezenfarmasyonun geçen yılki ABD seçimleri dahil toplam 18 ülkede seçim sonuçlarında önemli bir rol oynadığı da vurgulandı.

Devlet sansürünün daha ziyade mobil bağlantıyı hedef aldığına yer verilen raporda, geçen yıl internet kapatmaya yönelik girişimlerin yaklaşık yarısının doğrudan mobil bağlantıyı, diğer yarısının ise hem mobil hem de sabit bağlantıları hedef aldığı bildirildi.