Türkiye'den 'öncü' adım: Helal Akreditasyon Kurumu

Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Helal Akreditasyon Kurumunun, İslam İşbirliği Teşkilatı üyesi ülkeler içinde helal akreditasyon yapmak amacıyla oluşturulan ilk kurum olacağını bildirdi.

Türkiye'den 'öncü' adım: Helal Akreditasyon Kurumu

TBMM Genel Kurulunda, Helal Akreditasyon Kurumu Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun Tasarısı’nın görüşmeleri sürüyor.

Tasarının tümü üzerinde milletvekillerinin sorularını yanıtlayan Zeybekci, Helal Akreditasyon Kanun Tasarısı’nın, bir yılın üzerinde yapılan bir çalışmayla, bütün kurum ve kuruluşların, sivil toplum örgütlerinin görüşleri alınarak hazırlandığını belirtti.

Kurulun helali, haramı belirlemeyeceğini, helal ile haramın 36 ülkenin oluşturduğu bir kurul tarafından zaten belirlenmiş durumda olduğunu anlatan Zeybekci, kurumun helal belgesi vermeyeceğini, helal belgesi verebilecek olan kuruluşları akredite yapacağını, onları takip edeceğini ifade etti.

İslam İşbirliği Teşkilatı üyesi ülkeler içinde helal akreditasyon amacıyla oluşturulan ilk kurum olacağını ve Türkiye’nin bunda öncülük edeceğini anlatan Zeybekçi, altyapısı, standardizasyonu, teknik kadrosu, tecrübesi, laboratuvarları Türkiye kadar yeterli olmayan birçok ülkede de kurumun faaliyet göstereceğini açıkladı.

Zeybekci, şunları söyledi:

“Türkiye’de üretilen hiçbir ürünün üzerinde helalle ilgili bir şüphe yoktur; geçmişte de yoktu, bugün de yoktur, gelecekte de olmayacak. Bu düzenleme, Türkiye’de bir ihtiyaç olduğundan kaynaklanan bir sebeple de ortaya çıkmamıştır. Türkiye’de helal haramla ilgili bir kısıtlama, sınırlama, bir uygulama yoktur ancak sadece domuzla ilgili Tarım Bakanlığının bir şartı vardır: İçerisinde domuz karışımı olan veya domuz eti olan tüm ürünler üzerine görülür ve ayrıca sergilenmek ve stoklanmak kaydıyla böyle bir uygulamaya tabi olmak zorundadır. Üzerine de yazılmak zorundadır. İçinde ne kadar domuz olduğu da açıklanmak zorundadır.”

“Helal Akreditasyon Kurumu büyük bir ihtiyaçtan dolayı ortaya çıktı” diyen Bakan Zeybekci, sözlerine şöyle devam etti:

“İngilizlerin bir sözü var: ‘Kuralı koyan altını alır.’ Bugün dünyada ülkeler ikiye ayrılıyor: Bilgiyi üretenler, bilgiyi tüketenler; kuralı koyanlar, o kurala uyanlar. Bu kurum, ülkemiz ve ihracatçımız açısından son derece faydalı olacak, ihracatımızı artıracaktır. Nasıl? Şu anda birçok ülke kendine göre standartlar koyuyor. Bu kurala göre artık tek standart olduğu için Helal Akreditasyon Kurumunun akredite ettiği bir kurum tarafından helal belgesi alan bir kuruluşun gönderdiği ürün, bütün bu ülkeler tarafından kabul edilmek zorunda olacak. Onun için ben bunu son derece faydalı görüyorum.”