Florür bizi koyun mu yapar?

AKP gericiliğini el attığı yeni konu olan, 'diş macunundaki flörür' üzerine yalanlar ve gerçekler...

Florür bizi koyun mu yapar?

Mehmet E. Türkmen

AKP Sakarya Milletvekili Ali İhsan Yavuz, yememiş içmemiş araştırmış ve topladığı bilgilerle tüm dünya Müslümanları adına ‘büyük oyun’u görmüş; Batılıların insanları nasıl sömürdüğünü, koyun gibi yönettiğini anlamış. Meğerse, Batılı devletler Müslümanları avucunun içine almak için diş macunu tezgahını kurmuş. Şöyle ki; Diş macunun içinde bulunan florür epifiz bezini sertleştiriyor ve kireçlendiriyor. Epifiz bezi iptal olunca insanları koyun gibi yönetmek kolay hale geliyor.

İnternette kısa bir araştırma yapınca epifiz bezi ile ilgili bir kaç yazıya ulaşılıyor ve enterasan bir şekilde bu yazıların çoğu İslami referanslı.  Burada yazanlar zamanında hem ABD hem Sovyetler Birliği hem de Nazi’lerin bu konuda bir çok araştırma yaptığı, özellikle Nazi’lerin ciddi başarılar elde ettiği yönünde. Ama temel olarak epifiz bezinin 3. göz olduğu, ruhani frekanslarla iletişime geçebildiği, mistik güçleri tetiklediği vs.  Evet beynimizin içinde 3.göz var ve çok acayip kapıları aralıyor.

Okuyucudan, bu kadar safsatayı ard arda yazıp onları sıktığımız için özür diliyoruz. Biraz bilimsel girdi yapalım, sonuç itibariyle okuyucularımız safsata yerine bilimi tercih eden bir kitle.

Öncelikle diş macunlarının içerdiği bir madde olan florür ile başlayalım. Florür, yeterli miktarda alınması durumunda diş çürüklerini önleyen, diş ve kemiklerin yapısında bulunan bir madde. Florür, dişlerinde hassasiyeti olan hastalarda diş yüzeyine uygulandığında da mineral kaybını dengelediği için faydalıdır. Bu nedenle diş macunları florür içerir. [1] Çok alınması durumunda insan vücuduna etkileri olabiliyor. Burada önemli olan ne kadar alındığı ki sonuç olarak dışarıdan aldığımız bir kimyasal ve vücudumuza zarar vermesi muhtemel. Ancak zehiri zehir yapan dozunun ne kadar olduğudur. Florür için miktar 70 kilo bir insan için 210-350 mg, 4 yaşında 15 kilo bir çocuk için 45-75 mg’ dır. Diş macununda içindeki florür miktarı 1.000 ppm yani binde bir seviyesinde (ppm=parts per million) ve  100 gramlık bir tüp diş macununda toplam 0,1 gram florür bulunur. Yani zehirli denebilecek bir florür miktarı için epey diş macuznu yemek gerekir. Burada referans verdiğimiz ve oldukça değerli makaleleri olan yalansavar.org’un ekteki makalesi oldukça doyurucu bilgileri derli toplu sunmakta. Dileyen ekteki linkten makalenin tamamına ulaşabilir.

Yukarıda belirttiğimiz gibi epifiz bezi ile ilgili 3.göz olması ve bir takım mistik ya da doğaüstü güçlere kapı aralaması meselesi var. Dediğimiz gibi internette çoğu İslami referanslı sitelerde bunu iddia eden birtakım yazılar var. Yazılar dediğimize bakmayın, aynı yazının değişik versiyonları var. Ama bilimsel bilgiye biraz kazınca ulaşıyoruz. Gerçekten epifiz bezinin 3. gözle ilgisi var; ama bu bildiğimiz anlamda göz. Epifiz, serotonin türevi olan melatonin hormonu salgılayan bölgedir. Melatonin, gece/gündüz dengesini ayarlar ve mevsimsel değişimlere vücudun adapte olmasını sağlar. İnsanda bu işlevi gören epifiz bezi, omurgalı türlerde ve hatta tek hücreli canlılarda da bulunmaktadır. Tek hücreli canlıların bir kısmında ise hala ışığa duyarlı bir hücre olarak varlığını sürdürmektedir[2]. Bakın yine evrim imdadımıza yetişti. En son evrime inanmayın ama “kullanın tornavida gibi” diyen gerici abimize buradan selamlar.

Velhasıl Ali İhsan Yavuz internetten bir şeyler okuyup bilimi dışarıda bırakınca saçma sonuçlara ulaşmış. Sonuçlardan en önemlisi bu büyük oyunun Müslümanları koyunlaştırma projesinin parçası olması. Koyun gibi yönetilme meselesine gelince bunu 14 yıllık AKP iktidarı büyük ölçüde başarmış vaziyette. Şimdi buradan  “vay efendim bize koyun dedi elit bunlar  bilmem ne” diyeceklere baştan şunu söyleyelim. Birincisi AKP iktidarının becerilerinden biri cahilliğin kutsanması. Türkiye’de düzenli ve sistematik bir biçimde eğitim sistemi iğdiş edildi. AKP döneminde bu cahilleştirme hamlesi daha da hızlandı. Türkiye sağı elit söyleminin arkasına sığınıp tüm halktan nefret etmektedir. Bunun için cahilleştirme, fakirleştirme ve muhtaç etme sistematik olarak gerçekleştirilmektedir. İkincisi AKP kitlesi için objektif olarak şunu söyleyelim kararı okuyucuya bırakalım; TEOG’un gelmesine ve kaldırılmasına, Esad kardeşime de zalim Esed’e de, Mavi Marmara’nın savunulmasına da “bana mı sordular da gittilere” de aynı çoşku ile katılan ve alkışlayan kitleye ne deneceği hepimizin malumu.

Cahillikle mücadele meselesine gelince bu mesele de artık laiklik, cumhuriyet gibi başlıklarda olduğu gibi komünistlerin mücadele alanı haline gelmiştir.

[1] https://yalansavar.org/2012/08/03/macuncu-geldi-hanim-florurlu-macunlar-bunlar/

[2] https://www.facebook.com/note.php?note_id=214247521966664