Erdoğan'ın doktoru 'helal tıp' istedi: Tıbbi cihazlar ve ilaçlar inancımızı tehdit ediyor

AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın özel doktoru Cevdet Erdöl, ilaçların ve tıbbi cihazların "helal olmayan" katkılar içerdiğini öne sürerek Türkiye'nin kendi alternatiflerini geliştirmesi gerektiğini belirtti.

Erdoğan'ın doktoru 'helal tıp' istedi: Tıbbi cihazlar ve ilaçlar inancımızı tehdit ediyor

Sağlık Bilimleri Üniversitesi Rektörü ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın özel doktoru Cevdet Erdöl, ilaçların ve tıbbi cihazların “helal olmayan” katkılar içerdiğini ve inançları tehdit ettiğini öne sürerken, bunların Müslümanların genlerimini, geleneklerini, inançlarını tehdit ettiğini öne sürdü.

Her alanda gericiliğin gazına basan AKP Türkiyesi, ‘Helal Akreditasyon Kurumu’yla İslami usülde üretimi resmiyete kavuşturarak bu alanda uluslararası otorite olmak için harekete geçerken, aynı zamanda AKP’li eski milletvekili de olan Cevdet Erdöl’den Türkiye’nin “Helal ilaç” ve “Helal tıp” konusunda bir an önce kendi alternatiflerini geliştirmesi gerektiği açıklaması geldi.

Türkiy’de ilaç ve cihaz üretiminde yoğun bir şekilde batılı ülkelerde üretilen jelatinin kullanıldığına işaret eden ve bu ürünün ana kaynakları içerisinde, ekonomik ve teknik bazı avantajları nedeniyle ağırlıklı olarak domuz deri ve kemiklerinin yer aldığını belirten Erdöl, bazı ilaçların elde edilmesinde de alkolün kullanıldığına dikkat çekip bunların “sorgulanması” gerektiğini kaydetti.

“Müslümanlarca tüketilmesi…”

Erdöl’ün o sözleri şöyle:

“Gıda ve ilaç endüstrisinde önemli miktarda hayvansal ürünlerden elde edilen katkı maddeleri kullanılmaktadır. Özellikle de omurgalılarda bulunan lifli bir protein olan kollajenden hidroliz yoluyla elde edilen jelatin başlı başına bir sorun teşkil etmektedir. Jelatinin gıda, kozmetik ve ilaç sanayinde oldukça geniş bir kullanım alanı bulunmaktadır. Ülkemizde, yoğun bir şekilde batılı ülkelerde üretilen jelatin kullanılmaktadır ve bu ürünün ana kaynakları içerisinde, ekonomik ve teknik bazı avantajları nedeniyle ağırlıklı olarak domuz deri ve kemikleri yer almaktadır. Aynı şekilde, bazı ilaçların elde edilmesinde alkolün kullanılması, insan vücudunda üçüncü derece yanıklarda domuz derisinin nakledilmesi gibi uygulamalar sorgulanması gereken olgulardır. Bu örnekleri artırabiliriz. Helal olmayan katkılar içeren ilaç ve tıbbi cihazların, Müslümanlarca tüketilmesi endişe verici olup, bu durum genlerimizi, geleneklerimizi, inancımızı tehdit etmektedir. Bu hayati meseleyi zaruret kavramıyla geçiştirmemeli ve bir an önce ‘helal ilaç-helal tıbbi malzeme’ konusunda kendi alternatiflerimizi geliştirmeliyiz.”