Erdoğan: 2019’da devran farklı dönecek

Recep Tayyip Erdoğan, AKP'nin kuruluşunun 16. yıldönümünde konuşuyor.

Erdoğan: 2019’da devran farklı dönecek

AKP’nin kuruluşunun 16. yıldönümünde konuşan Recep Tayyip Erdoğan, partisine seslendiği konuşmasında Başkanlık Sistemine geçişi işaret ederek,  “11 milyon üyemize Sincan’dan sesleniyorum 2019’un Mart’ında bunu ikiyle çarpmaya hazır mıyız? Bunu iki ile çarptığımız zaman devran farklı dönecektir. Mart 2019’da farklı gelişecektir” dedi.

Konuşmasının öne çıkan noktaları şöyle:

“AK Parti Türkiye Cumhriyeti’ni yaşatmak için gece gündüz çalışan bir partidir. Ecdadın mirası üzerinde inşa edilen bu ülkeyi büyütme davasını kendi davasını kabul etmiş bir partidir. Eğitimde, sağlıkta, adalette, toplu konutta hayata geçirdiğimiz hizmetlerle ülkemize çağ atlattık. Küresel rekabette giderek daha iddialı bir hale geliyoruz.

Biz istikametimizi şaşırmadıktan sonra sarsıntıların üstesinden gelmemiz kolaydır. Tevazu da toprak gibi olduktan sonra yol açıktır. AK Parti her şeyden ve hepimizden önce milletimizin partisidir. Biz bu partiyi milletimizle kurduk, büyüttük tüm icraatlarımızı milletimizle birlikte hayata geçirdik. 26 Mart 1999 tarihinde cezaevine giderken bu şarkı burada bitmez demektir.

Şunu unutmayın AK Parti’nin hikayesi bir milletin aşk hikayesidir. AK Parti tüm vatandaşlarımızın gönlüne dokunmuş bir partidir. Tüm şehirlerde hizmeti, eseri olan bir partidir. Şimdi bir şey soracağım. 11 milyon üyemiz var. 11 milyon üyemize Sincan’dan sesleniyorum 2019’un Mart’ın da bunu ikiyle çarpmaya hazır mıyız? Bunu iki ile çarptığımız zaman devran farklı dönecektir. Mart 2019’da farklı gelişecektir.

Yeni öğretmen atadık. Toplam sayıyı 900 bine çıkardık. Artık üniversitesi olmayan şehrimiz yok. Gençler de inanıyorum ki bunun kıymetini verecekler. Hastanelerimizi en modern cihazlarla destekledik. Isparta’da  da şehir hastanesi kurduk, oradaki hastaların duaları bize yetecek. Yozgat aynı şekilde bitti. Bu ara 4 tane şehir hastanesi yapıldı.

Patika yollardan geçtik. Türkiye’yi hızlı tren ile tanıştırdık. Artık otobüs ile gitmeye gerek yok, otobüs fiyatından daha ucuz uçak. Bütün millete efendi olmaya değil, hizmetkar olmaya geldik dedik. Bunun gereği de bu.

En az  gelişmiş ülkelere yardımda ABD bir numara biz iki numarayız. Fakat milli gelire oranla açıklarsak Türkiye bir numara. Daha iyi olacak. Veren el alan elden hayırlıdır. Kamuda çalışan engelli sayısını 43 bin 151’e çıkardık. Geçmiş dönemlerde ne kadar ihmal edilmiş sorun varsa çözdük, çözmeye devam ediyoruz. Bu 16 yıl ne bizim ne de ülkemiz için kolay geçmedi. 2002’de şahsım Meclis’e giremedi. “Muhtar bile olamaz” demişlerdi bu yanlış düzeltildi.

Dönemin Cumhurbaşkanı ile yaşadığımız sıkıntılar aklımızda kalan sıkıntılardan. Hukuk reformları çerçevesinde Devlet Güvenlik Mahkemeleri’nin kaldırılması söz konusu oldu. Paramıza itibar kazandırdık. Mavi Akım Projesi’ni hayata geçirdik.

2007 yılı ülkemiz için dönüm noktasıdır. Yapılan mitingler sonrası sığındığımız liman milletimiz oldu. Dink cinayeti ve Zirve Yayınevi cinayetleri bu yılda oldu. Meclis’in başörtü ile kararına karşı medya “411 el kaosa kalktı” başlığı attı.

Demokratik açılım ile ülkemizdeki tüm kesimlerin sorunlarına çözüm bulmaya çalıştık. CHP’nin başkanının kumpas sonrası değişmesi söz konusu. Bunlar da kumpas teorisi çalışıyor. 2011 yılı seçimleri öncesi siyaseti kasetlerle inşaa edildiği yıllar olduğunu görüyoruz.

MİT krizi ile bazı şeylerin su yüzüne çıktığı yıldı.  Suriye’deki çatışmalarda ateşlenen mermilerin ülkemize düşmesi ile yeni bir döneme girdiği yıldı, aynı yıl Gezi olayları ve dershanelerin kapatılması vardı. 2014 MİT TIR’ları olayları tarihimizin en büyük ihanetlerden birisidir. FETÖ ile mücadele için yeni adımların atıldığı süreç geçirdik.

Cumhurbaşkanlığı seçiminde de milletimizin teveccühü ile cumhurbaşkanlığı görevini üstlendik. Bu sebepten partimiz ile vedalaşmamız gerekti, sonrasında yeniden yuvamıza merhaba dedik. Partimiz ile gönül bağımızı ihmal etmediğimiz bir yıldı 2015’ti. 1 Kasım seçimlerinde tek başına iktidar olacak çoğunluğu elde etti. Çukur eylemleri ve DAEŞ saldırıları söz konusuydu. 15 Temmuz gecesini hatırlayalım. Tarihimizin en alçak darbe kalkışmasına girişti. Milletimizle birlikte mağlup etmeyi başardık. Türk milletinin ezanına, bayrağına, özgürlüğünü korumak için canı pahasına mücadele etmesini dünya gördü.

Bu başarıdan aldığımız güçle Fırat Kalkanı operasyonunu gerçekleştirdik. Bu yıl hamdolsun Gabar’da, Cudi’de artık PKK’nın inlerine girdik, buradan onları söküp atıyoruz. Ekonomide bozulan dengeleri yeniden oturtma konusunda önemli adımlar attık.

Türkiye bu değişiklikle yürütme gücününün Cumhurbaşkanı’nda olduğu daha güçlü bir demokrasiye geçmiştir. Son 4 yılda iyice yoğunlaşan terör eylemleri karşısında milletimiz ile omuz omuza tarihi bir mücadele veriyoruz. Bu mücadeleden hep birlikte  galip çıkacağımızı biliyorum. Hiç kimse kerameti kendisinde görmesin. Bizim başarımızın temelinde milletimizle kurduğumuz bağ var. Bir süredir zaman zaman birileri diğer partilerde iktidara geleceklerine dair umut bırakmadınız diyorlar. Kimseyi iktidara getirmek gibi bir görevimizm yok. Bu mücadeleyi yürütmek konusunda bizimle mücadele edebilecek biri varsa çıksınlar. Siyaset meydanı er meydanıdır. Almanya’^nın dergilerine AK Parti’yi şikayet ederek iktidar olamazsın. Eğer yürek varsa dürüst olacaksın. Hünerlerin varsa milletimize göstereceksin. Sözde ‘Adalet Yürüyüşü’ yaparken sağına soluna terör örgütlerini alırsan sana milletimiz destek vermez.

80 milyon tek milletiz. Yaratılanı yaratandan ötürü sevdik. Bayrağımızın rengi şehidimizin rengidir. Yıldız şehidimizin kendisidir. Bu vatana böleceksin yok öyle şey. Güvenlik güçlerimiz sırtına biner. Bunun için diyoruz ki durmak yok yola devam diyoruz. Bunların inlerine gireceğiz dedik bunları oralara gömdük, gömmeye de devam edeceğiz. AK Parti’yi kurarken bir daha bugünlere dönmemek için çıtayı yükseltiyor tek başına iktidar yetmez diyoruz. Bu yüzden yüzde 50+1 diyoruz. Kapı kapı dolaşacağız. Ölene kadar yoğun bir şekilde devam edeceğiz. Bu hususta da standartları yükseltmiştir. Her türlü rekabete açığız. Mücadelenin şartları değiştiği için kendi içimizde değişim şart. Sadece bu defa köklü bir değişime ihtiyacımız var. Yılların verdiği yorgunluk ve yıpranmışlar sebebiyle görevlerini devretmek isteyen arkadaşlarımızın olduğunu biliyoruz. Şubat sonuna kadar bunları bitireceğiz. Bunlar tasfiye değildir. Görev değişimi gayet tabiidir. Ülkeye, millete hizmet etmek için koltuğa ihtiyaç yoktur. Teşkilatlarımızdaki değişim ihtiyacını vurgulu bir şekilde dile getirmemizin sebebi 2019’a hazır olmaktır.

FETÖ ile mücadelede en küçük taviz verilmemeli. AK Parti milletmizle birlikte adeta tarih yazıyor. Tüm dünyada adaleti ve kalkınmayı başarana kadar bize durmak yok. Ülkemiz, bölgemiz ve dünyamız için çalışmaya devam edeceğiz. Bugünü ve bugüne kadar attığımız adımlarımızda insanı yaşat ki devlet yaşasın ilkemizle devam edeceğiz. Her türlü fedakarlıkla elde ettiklerimizi masada kaybetmeyeceğiz. Bu ülkeyi dünyanın en büyük 17. ülkesi haline getirdik. Oyunların gelecekte de başarısız olmasını sağlamak AK Parti’nin görevidir. Önümüzde güçlü Türkiye’ye ulaşma sorumluluğumuz var. 16 Nisan halk oylamasında her gittiğimiz yerde milletimize bu sözü verdik.

En son Eren yavrumuza mahçup olmamak için bu hedeflerimize ulaşacağız. Uzun ince bir yoldayız, gidiyoruz gündüz gece diyoruz şartlar ne olursa olsun.”

http://gazetemanifesto.com/2017/08/14/erdogan-cumhuriyeti-kaldirdi/