Taksim'e giriş paralı oluyor

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, ana merkezlere girişi paralı hale getirmeye hazırlanıyor.

Taksim'e giriş paralı oluyor

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, büyükşehirlerde trafiğin azaltılmasının yolunu Taksim gibi ana merkezlere girişi paralı hale getirmekte buldu. Bakanlığın belediye gelirlerini arttırma amacıyla üzerinde çalıştığı öne sürülen taslakta, belediye çalışanlarının ‘sözleşmeli’ hale getirilmesi de var.

Hürriyet’ten Aysel Alp‘in haberine göre, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın, ilgili bakanlıklarla birlikte üzerinde çalıştığı belediye gelirlerinin artırılmasına yönelik taslakta, büyükşehirlerde trafiğin azaltılması için ana merkezlere girişten para alınması önerildi. Şehir içi trafik cezalarının belediyelerce kesilmesi, taksiler dahil özel sektör tarafından yapılan taşımadaki elektronik bilet gelirlerinden belediyelere pay verilmesi istendi. Ahmet Davutoğlu’nun başbakanlığı döneminde açıkladığı öncelikli dönüşüm programında da yer alan kent merkezlerine araç girişinden ücret alınması önerisi, belediye gelirlerine ilişkin çalışmada “ücretli yol-ana merkezlere ücretli geçiş” başlığı altında şöyle yer aldı:

‘Meclis kararı ile ücretlendirilmesi’

“Dünyadaki metropollerde bazı yol veya tüneller ile kentin trafik yoğunluğu olan bölgelerine araç giriş veya geçişlerinin ücretlendirilmek suretiyle kent içi trafiğinin rahatlatılmaya çalışıldığı görülmektedir. Bu uygulamanın ülkemizde özellikle büyükşehirlerde trafik yoğunluğunun azaltılmasına katkı sağlayacağı değerlendirilmektedir. Şehir içinde mevcut güzergâhlara alternatif yapılacak yeni yol, tünel, köprüler ile kentin trafik yoğunluğu olan merkezlerine araç giriş ve geçişlerinin meclis kararı ile ücretlendirilmesi.”

‘Cezayı zabıta kessin’

Trafik yetkisinin belediyelere devrinin de istendiği çalışmada, şu öneriler de dikkat çekti: “Büyükşehir ve il belediyelerine duran trafik ile ilgili ceza kesme ve araç çekme yetkisi verilmesi. Hareketli trafik ile ilgili trafik akışına müdahale edilmeksizin elektronik sistem ile ceza kesme yetkisi verilmesi.”

‘Belediyeye taksi payı’

Toplu taşımada kullanılan (kamu-özel) bütün araçlarda elektronik bilet kullanılmasının zorunlu hale getirilmesi önerisinin de yer aldığı taslakta şunlar dikkat çekiyor: “Özel sektör tarafından (taksi dahil) yapılan toplu taşımadaki elektronik bilet gelirlerinden belli bir oranda belediyelere pay verilmesi. Toplu taşımadaki vergilendirmenin elektronik bilet üzerinden yüzde 5 oranında götürü usulde yapılması. Belediye taşınmazlarının kira süresinin 29 yıla çıkarılabilsin. Havalimanı-şehiriçi yolcu taşıma yetkisi belediyelere verilsin. Taksi ve minibüslere çalışma ruhsatını belediyeler versin. Gıda denetimleri yeniden belediyelere devredilsin.”

‘Belediye çalışanı sözleşmeli olsun’

Belediye personeline ilişkin önerilerin yer aldığı bölümde ise sözleşmeli çalıştırılacak kadroların genişletilmesi istendi. Buna göre uzman, memur, veri hazırlama ve kontrol işletmeni, muhasebeci, itfaiye, zabıta, şoförlerin sözleşmeli olması istendi. Belediyelerin genel hükümlere göre Devlet Personel aracılığıyla memur aldıkları ancak belediyelerin merkezi sistemden memur alımını tercih etmedikleri belirtilerek, şu yöntem önerildi: “KPSS’den belli bir taban puan alanlar arasından belediyelerce yapılacak sınavla memur alınabilmesi. Memur alım ilanının kamu kurumlarına işçi alımlarında olduğu gibi il düzeyinde yapılması. İl düzeyinde yeterli talebin olmaması halinde ulusal düzeyde ilana çıkılması. Bağlı İdare Personelinin 4483 Sayılı Kanun Kapsamına Alınması. Diğer Kurumlardaki Nitelikli Personelin Belediyede Çalıştırılmasının Özendirilmesi. Üst Yöneticilerin Görev Süresinin Sınırlandırılması. İSKİ daire başkanları ve belediye başkan yardımcılarının ek göstergelerinin büyükşehir daire başkanlarıyla eşitlenmesi.”