RÖPORTAJ | Veliler AKP dayatmasına boyun eğmiyor: "Proje"niz değiliz!

"Proje Okul" sistemine boyun eğmeyen öğrenci velileri Manifesto'nun soruları yanıtladı.

RÖPORTAJ | Veliler AKP dayatmasına boyun eğmiyor:

Röportaj: Şeyda Atakoğlu

AKP liseleri kendi zihniyetine göre dönüştürme operasyonu kapsamında 150 okulu “Proje Okul” kapsamın almıştı. Proje okullarla birlikte, farklı yerlere atamaları yapılan öğretmenler için öğrenciler ve velileri de direnç odağı haline geldi.

İstanbul’da sürgün ve dönüştürme operasyonuna boyun eğmeyen tarihi liselerin velileri, bir araya gelip, “Projeniz Değiliz” dedi. 4 Ekim günü Proje Okul kapsamında bir araya gelen veliler, bu sabah da “Proje Okul” operasyonu kapsamında yer alan Kadıköy Anadolu Lisesi’nin önünde buluştu.

Sözkonusu uygulamanın eğitimi sekteye uğrattığını belirten veliler, “Proje Okul” sistemine dair eleştirilerini okul idaresine dilekçe ile bildirirken, Manifesto‘nun soruları yanıtladı:

KAL velileri başta olmak üzere diğer proje okulları velilerinin desteğiyle bugün sabah saatlerinde Kadıköy Anadolu Lisesi önünde toplandınız ve dilekçelerinizi müdüre iletmek üzere içeri girmek istediniz. Başta zorluk çıkarsalar da okula girerek müdürle görüştünüz. Öncelikle görüşmede neler oldu aktarır mısınız?

KAL hazırlık sınıfı velisi: İçeride olan şu, bir grup veli proje okul uygulamasıyla ilgili hassasiyetlerini okul yönetimi ile paylaşmak üzere bir araya geldi. Hem çocuklarımız hem de biz veliler açısından uygulamanın yarattığı bazı mağduriyetler var. Çocuklarımız burayı kazanmadan önce hakikaten kolay olmayan bir süreç yaşadık. Uzun dönem buraları hedeflediler ve bir çok fedakarlık gösterdik. Ancak gelip gördüğümüz atmosfer hem öğrencilerde hem de bizde ciddi hayal kırıklığı yaşattı. İçeriği ne olduğu bilinmeyen, proje okul diye tanımlanan ama projeye yönelik hiç bir açıklamanın yer almadığı bir uygulama söz konusu. Öğretmenler değiştiriliyor ancak bu değişikliğin kriterleri oldukça belirsiz.

Avni Akyol GSL velisi: Bizim okulumuz da proje okulları kapsamında. Biz de yarın 15.30’da Avni Akyol Güzel Sanatlar Lisesi önünde olacağız. Aynı desteği orada da bekliyoruz. Sonuna kadar destekleyeceğiz birbirimizi. Gerekirse beraber Ankara’ya yürüyeceğiz.

KAL hazırlık sınıfı velisi: Organizasyonun kararlılığını görüyorsunuz. Kararlıyız çünkü çocuklarımızın geleceği daha önemlisi ülkemizin geleceği söz konusu. Beni mutlu eden şey; buradaki velilerin sadece kendi çocukları için buraya gelmemeleri, herkes bu ülkenin çocuklarını kendi çocukları gibi sahiplendiği ve sadece Kadıköy Anadolu değil sistemin içindeki çarpıklıkları düzeltmek için gelmeleri. Beni umutlandıran, cesaretlendiren şey budur.

Genel olarak proje okulları uygulamasına yönelik eleştirileriniz neler? Sizce ne gibi olumsuz etkileri olacak bu uygulamanın?

KAL hazırlık sınıfı velisi: Nedir bizim mağduriyetimiz, neydi beklentimiz okuldan? Okulların açılışının 3. haftası bu hafta. Milli Eğitim Bakanlığına sorarsanız 19 eylülde okullar açıldı ama 3 haftadır çocuklar ders yapmıyorlar, derslerin çoğu boş geçiyor. 70 tane öğretmenin yer değişikliğinden bahsediyoruz. Bizim öğrenmeye çalıştığımız şey şu; bu insanlar gidecek ama bunun kriterleri nedir, yeni öğretmenler neye göre atanıyor. Bu okullar Türkiye’nin göz bebeği okullar. Senin buna sahip çıkıyor olman lazım. İlla bir proje uygulayacaksan, al buradaki başarılı uygulamayı götür başka okullarda uygula! Burayı niye itibarsızlaştırıyorsun, niye buradaki eğitim seviyesini düşürüyorsun? Ben çok açık net Müdür Beye bir şey sordum. Devlet memurudur anlayabiliyorum. İfadelerini bir süzgeçten geçirerek beyan etmek durumunda kalıyor bunu da anlayabiliyorum. Ancak çok açık bir şey sordum kendisine ve cevap alamadım. “Siz bir eğitimcisiniz ve bu okulun da müdürüsünüz. Bize uygulamayı anlatıyorsunuz ama buradaki veliler zaten bu uygulamayı biliyorlar. Bizim sıkıntımız bu uygulamanın yanlış olduğuna dair görüşümüzü belirtmekte. Sizin bu konudaki görüşünüz nedir? Sizin önünüze bir genelge gelmiş, bunu uygulamakla mı mükellef görüyorsunuz kendinizi, yoksa yanlış gördüğünüz yerlerle alakalı ilgili makamlara herhangi bir geri bildirimde bulundunuz mu? Bunu merak ediyorum.” dedim ancak cevap yok. Türkiye’de kamu kurumlarında veya herhangi bir müessesede yönetici pozisyonundaki adam inisiyatif kullanmıyorsa, gördüğü aksaklıkları ilgili merciilerle paylaşmıyorsa orada bir iyileşme söz konusu olamaz. Bu nedenle o inisiyatifi veliler olarak biz almak zorunda kaldık. Burası bizim için ilk adımdı. Müdür Beye de ifade ettik; “biz sizinle beraber ne yapabileceğimizi görmek için buradayız. Eğer katkı sunarsanız birlikte daha hızlı yol alabiliriz. Ama siz yanımızda olmayacaksanız burası bizim için tüketilebilecek seçeneklerden bir tanesi olarak kalır. Buradan sonra hangi adımı atmamız gerekiyorsa onu atarız.” dedik.

Peki buradan sonra hangi adımları atmayı planlıyorsunuz, süreci nasıl ilerleteceksiniz?

KAL hazırlık sınıfı velisi: Buradan sonra artık organize toplantılarımız olacak. Bir durum değerlendirmesi yapacağız. Bir sonraki adımın ne olacağını kararlaştıracağız. Gerekirse ilçe milli eğitim müdürüyle başlayacağız. Gerekiyorsa il milli eğitim müdürlüğü, gerekiyorsa bakanlık. Bu arada katılımcı sayısını arttıracağız. Cumartesi anneleri gibi ya da bir çok toplumsal örneği var bunun, onlara benzer yöntemlerle sesimizi duyurmayı düşünüyoruz. Diğer okulların velileri de destekliyor. Onlar da kendi okullarında okul yönetimine düşüncelerini aktaracaklardı bugün. Burada az sayıda veliyle bir araya gelsek de diğer okullarla toplandığımız, sesimizi daha gür çıkarabileceğimiz anlarımız olacak tabi ki.

Son olarak aktarmak istediğiniz bir şey var mı?

Bakın şu bir tartışma konusu değil bizim için gelecek öğretmenler de iyi olabilir, iyi insanlar olabilir. Bizim onunla ilgili bir problemimiz yok. Bizi rahatsız eden şey belirsizlik. Çünkü biz eğitimin artık tepeden tırnağa politize olduğunu biliyoruz. Her yönetim kademesinde belirli siyasi görüşlerin temsilcileri var. Müfredat o siyasi görüşlere, onların hayat görüşlerine göre şekilleniyor. Herkese başka bir yaşamı dayatmaya çalışıyorlar. Bu okullar ilerici olarak bilinen okullardı. Şimdi kaybetmeden sahip çıkmak lazım. Biz geç bile kaldık. Benim kızımın bu sene hazırlık sınıfına başlamasıyla ben bu sürece dahil oldum. Oysa proje okulları konusu 5 yıllık bir mesele. Geçen sene Hüseyin Avni Sözen Lisesi bunun en büyük mağdurlarından birisiydi. Hiç birimiz duruma uyanamadık. Bu yüzden asıl çağrı velilere; bu ülkenin milyonlarca öğrencisi var ve hepsi veliler de dahil olmak üzere potansiyel olarak bu riskin altında. Burada çocuklarımızın geleceği söz konusu. Benim siyasi görüşüm seninkinden farklı, seninle bir arada yol almayacağım diyen bir insansan çocuğunun geleceği açısından hata yaparsın. Buralar geleceğe aydınlık insanlar yetiştiren yerler. Burada düzeni adam gibi kurmak ve adam gibi işletmek zorundasın. Bugün senin siyasi görüşüne göre, yarın yeni gelecek adamın siyasi görüşüne göre eğitim sistemi kurulmaz. Derdimiz bu.

Peki çok teşekkür ediyoruz.

KAL velisi: Biz teşekkür ederiz. Şimdilik aktaracaklarımız bu kadar.