Manisa Valisi'nin açıklaması ve Türkiye'de valilerin gafları

Manisa'nın Soma ilçesinde bugün sabah saatlerinde el yapımı iki bombamın patlaması sonrası bir astsubay hafif şekilde yaralandı.

Manisa Valisi'nin açıklaması ve Türkiye'de valilerin gafları

Manisa’nın Soma ilçesinde bugün sabah saatlerinde el yapımı iki bombamın patlaması sonrası bir astsubay hafif şekilde yaralandı. Bunun üzerine Manisa valisi yine skandal bir açıklamaya imza attı: Olmasa iyiydi!

İşte Cnn’in “Türkiye’de valiler” derlemesi;

“Olmasa iyiydi”

Olayla ilgili açıklama yapan Manisa Valisi Erdoğan Bektaş skandal sözler kullandı. Vali Bektaş “Tedbirliydik. Bütün tedbirimizi almıştık. Tedbirlerimiz devam ediyor. Olmasa iyiydi, ama oluyor Türkiye’de. Olayı takip ediyoruz. Biz hiçbir şeyi saklamıyoruz. Çok şükür vatandaşın endişe edeceği bir durum söz konusu değil” dedi.

“Akacak kan damarda durmaz”

Tarih 6 Şubat 2007, yer: Trabzon. Kentte bir cinayet sonucu öldürülen Rahip Santoro anıldı. Anma törenine İtalya’dan gelen Kardinal Ruini de katıldı ve ardından dönemin Trabzon Vali Vekili Vural Demirtaş’ı ziyaret etti. Vali Vekili Demirtaş, Kardinale, “Sizin kadar biz de üzüldük. Akacak kan damarda durmazmış” dedi. Bu sözleri tercüman çevirmekten kaçındı. Vali Vekili gafı için “Ben alın yazısı anlamında söyledim” dedi.

Lüks düşkünü “mütevazı” vali

26 Eylül 2008’de Bolu Valisi Halil İbrahim Akpınar, kullandığı Mercedes S 320 ve Toyota Land Cruiser’ın eskidiğini söyleyerek 117 bin 500 Euro’ya Audi Q7 cip almış, konu hakkında da “Araç alırken de çok lüks bir araç almadık. Biz çok mütevazı olan bir araç aldık” dedi. Valinin lüks düşkünlüğü ve “mütevazılık” açıklaması kamuoyunda tepki gördü.

5 milyonluk buzdolabı dağıttı, hüküm giydi

Tunceli Valisi Mustafa Yaman, 29 Mart yerel seçimleri öncesinde kentte 5 milyon TL değerinde beyaz eşya dağıttı. Valiliğin deposundan da AKP’nin flamaları çıkmıştı. Daha sonra hakkında dava açılan Vali Yaman, valilik imkanlarını bir partinin seçim propagandasına yardım etmek için kullandığı için Yargıtay tarafından 7 ay 15 gün hapis ve memuriyetten men cezasına çarptırıldı. Valinin cezası ertelendi.

“Tuvalette pisuvar itikadımızca doğru değil”

8 Ağustos 2009’da Ordu Valisi Ali Kaban’ın isteği üzerine, müftülük emriyle cami tuvaletlerindeki pisuvarlar, “hijyen ve dinen” uygun olmadığı gerekçesiyle kaldırıldı. Vali Kaban, “Arkadaşlarımız dediler ki, ayakta bevletmek, bizim itikadımızca doğru değildir. Ben de dedim o zaman kaldırın. Yani senin itikadına ters bir şeyi kendi şeyine koyuyorsun. ‘Böyle saçmalık olmaz’ dedik. ‘Kaldırın o zaman’ dedik. Kaldırdılar yani” açıklaması yaptı.

“Yoksa canınız yanar…”

22 Şubat 2010’da Erzurum Valisi Sebahattin Öztürk, dereler üzerine yaptırılacak 100 HES için DSİ’nin Tortum’da düzenlediği toplantıda “HES’lerle ilgili olarak buraya gelenlere yardımcı olunuz. Yoksa canınız yanar” dedi. Öztürk daha sonraki tarihlerde İçişleri Bakanı da oldu.

“Etek boyu, kolsuz askılı kıyafet” genelgesi

Sene 2011, o sırada Giresun Valisi olan Dursun Ali Şahin 16 Haziran’da bir genelge ile Türkiye gündemine sarsıcı bir şekilde girdi ve kız öğrencilerin törenlerde giymesi gereken etek boyuyla ilgili bir genelge yayınladı. Vali Şahin genelgede, “Eteklerin diz kapağını örtecek boyda olmasına, kolsuz ve askılı giydirilmemesine kesinlikle dikkat edilecektir” diye talimat verdi.

“Zenci demeye bile çekiniyorum”

2012’deki 23 Nisan törenlerinde ise yine Giresun Valisi Dursun Ali Şahin, bu kez başka bir olayla gündemdeydi. Törende bayrak ve flamaların önündeki gruba yaklaştığında yüzü siyaha boyanmış Afrikalı bir çocuğu temsil eden öğrenciyi fark eden Vali Şahin, korumaları aracılığıyla öğretmenlerden çocuğun yüzünün yıkanmasını istedi. Bir öğretmenle lavaboya giden öğrenci, yüzü yıkandıktan sonra sahaya döndü. Vali Şahin ise, “Uygun görmediğim için talimat verdim. ’Irkçılık’ olarak değerlendirilir diye endişe ettim. Orada yaşayanlar sadece siyah da değil. ’Zenci’ demeye bile çekiniyorum” dedi.

“Ben vereyim sana o parayı yazma”

Giresun Prof. Dr. İlhan Özdemir Devlet Hastanesi’nin Tıp Fakültesi ile ortak çalışma protokolünü imza töreni öncesinde konuşan Vali Dursun Ali Şahin, Giresun’da yaşanan olumsuz olayların ulusal basına taşınmamasını istedi. Vali Dursun Ali Şahin, “Giresun’u kötüleyen şeyleri yazmayın. Giresun’un aleyhine olan şeyleri ulusal basına taşımayın. Bu içimizde kalır. Kol kırılır, yen içinde kalır. ‘Cenazeyi derme çatma teleferikle karşıya geçirdiler’ diye haber yaptınız. İyi mi oldu? Belki sen oradan 3-4 puan ya da 400-500 lira aldın. Ben vereyim sana o parayı, yazmasan. Giresun’u Türkiye ‘ye olumsuz yansıtmasan” dedi.

“Memleketi kaybederken…”

Amasya Valisi Abdil Celil Öz, Beytüşşebap’taki terör saldırısında şehit olan 10 asker için yaptığı konuşmada, “Bu memleketi kazanırken çok şehitler verdik. Kaybederken de mutlaka şehitlerimiz olacaktır” dedi. Valinin bu sözleri büyük tepki çekti.

Afyon’da Vali İrfan Balkanlıoğlu, 25 askerin şehit olduğu cephanelik patlamasının ardından kenti ziyaret eden Genelkurmay Başkanı Necdet Özel’e satranç takımı, halı ve bir plaket hediye etti. Yaşanan facianın toplumdaki matemi sürerken Valinin hediyeler ve plaket sunması kamuoyunda büyük tepkiye yol açtı. Vali Balkanlıoğlu, tepkiler üzerine yaptığı açıklamada ise, “Tepkilere anlam veremiyorum. Acımız tarifsiz ancak hayat da devam ediyor” dedi.

“Polis yaptı’ süsüne büründürmeye çalışıyorlar”

11 Temmuz 2013’te Eskişehir Valisi Güngör Azim Tuna, Gezi Direnişi sırasında Eskişehir’de dövülerek öldürülen Ali İsmail Korkmaz hakkında “Kendi arkadaşlarına bile zarar verip ‘polis yaptı’ süsüne büründürmeye çalışıyorlar” dedi. Vali Tuna daha sonra bunu eleştiren bir gazeteciye de “Oğlum İsmail, yine rahat durmuyorsun. Bir daha aynı şekilde yorum yaparak bu konuyu işlersen sen adi ve şerefsizsin. Yerin altı da var unutma, eninde sonunda orada görüşeceğiz” şeklinde tehdit maili gönderdi. Bunun kamuoyunda yarattığı tepkilerin ardından Vali Tuna, maili kendisinin atmadığını, bir çalışanın yolladığını söyledi.

Vatandaşa “gavat” dedi, “kavas dedim” diye düzeltti

Adana Valisi Hüseyin Avni Coş, 2013’te 10 Kasım anması sırasında AKP’yi protesto eden bir yurttaşa “gavat” dedi. Daha sonra vatandaşa küfretmesinin yarattığı tepkiler büyüyünce açıklama yapan Vali Coş, “gavat değil kavas dedim” diye sözlerini inkar etti.

“Emekçilerin her zaman karşısındayız”

İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, 1 Mayıs’a ilişkin açıklamasında gazetecilerin sorularını yanıtlarken ”Biz emekçi kardeşlerimizin her zaman karşısındayız” dedi. Vali Mutlu’nun bu gafı sosyal medyada geniş yankı buldu.

“Vali ne iş yapar? Hiç duraksamadan konuşur”

Edirne’ye 23 Mayıs 2014 tarihinde kararname ile vali olarak atanan Dursun Ali Şahin bugün 65’nci yaşına girerek yaş haddinden emekli oldu. Vali Şahin için Edirne Valiliği bahçesinde uğurlama töreni düzenlendi. Vali Şahin orada konuştu: “Bugün veda günü. Vedalar hüzündür, sevinçtir. Giresun’da ilköğretim 2’nci sınıfa girmiştim. Dedim ‘kızım vali ne iş yapar?’ durdu bir şey diyemedi. Diğerine sordum: ‘Oğlum Vali ne iş yapar?’ Hiç duraksamadan ‘vali konuşur’ dedi. ‘Konuşur’ dedi ama bugün bu vali konuşamıyor. Bugün bu valinin nutku tutuldu adeta.

“Reklamın kötüsü olmaz”

18 Ekim 2014… Erzurum Valisi Ahmet Altıparmak kentte Üniversite Kış Oyunları için yapılan atlama kulelerinin 3 ay önce çökmesiyle ilgili açıklama yaptı. Vali Altıparmak 94 milyon liraya mal olan ve çöken kulelerin yeniden inşası için 30 milyon liralık ihaleye çıkıldığını söyledi ve kazaya ilişkin de “Reklamın kötüsü olmaz anlamında bir tanıtımı oldu” dedi.

Asansörü, tuzu, şekeri yasakladı

Dursun Ali Şahin 2014’te Edirne Valisi iken de asansör, tuz ve şekeri yasaklamasıyla gündeme geldi. Vali Şahin, nedenini ise şöyle açıkladı: “Obeziteyle mücadele konusunda, biz de Edirne Valiliği olarak sağ olsun Sağlık Müdürlüğü’nde çalışan arkadaşlarımız bu projeyi bana getirdiklerinde son derece memnun kaldım. Türkiye’ye örnek olacak bir projedir. Bundan böyle gerek kamu gerekse de özel sektördeki bütün asansörlerin ilk üç durağı iptal edilecek. Bu projede de özellikle ciğercilerde hafif bir gevşeklik görüyorum. Biz tuzu tamamen yasaklamış değiliz. Tuzu sofralardan, masalar üzerinden kaldırdık. Talep edildiği o tuzluk yine masalara verilebiliyor. Şeker de aynıdır. Bir şeker, ikinci şeker talep edildiğin de yine verilecektir.”

“Seni dilenci zannederler” dediği öğretmen öldü

Nisan 2015’te Yalova Valisi Selim Cebiroğlu inceleme için gittiği Yalova Termal Fen Lisesi’nde, matematik öğretmeni Halil Serkan Öz’e “Bu saç sakal ne? Sen ne biçim öğretmensin? İnsanlar dışarıda görseler dilenci zannedip para verirler”deyip sınıftan kovdu. Bu olayın üzerine Eğitim-Sen, “Öğretmene Saygı” yürüyüşü düzenledi ve Öz burada kalp krizi geçirerek hayatını kaybetti. Yaşananların ardından Vali Cebiroğlu kamuoyunda büyük tepki gördü, protestolar yapıldı ve öğretmenin ölümüne yol açmakla suçlandı. Ünlü komedyen Cem Yılmaz da Twitter’da, “Mevki ile adam ezmek, kalbini ölesiye kırmak. Yazık oldu gitti öğretmencik. Daha büyük mevkilere gelesin Vali bey” diye yazdı. Cebiroğlu şikayetçi oldu, Cem Yılmaz hakkında hakaret davası açıldı.

“Sizi buraya gömerim”

07 Mayıs 2015’te Bursa Valisi Münir Karaloğlu, haber vermeden gittiği İznik ilçesinde, yapımı devam eden devlet hastanesi inşaatını denetledi. Yapılan işçiliği beğenmeyen Vali Karaloğlu, firmanın Şantiye Şefi Sinan Kızıltaş’a fırça atıp, “Burası bir hastahane önem vereceksin. 23 Hazian’da burası yetişecek. Hastaneyi o tarihte bitmiş görücem. Yoksa sizi buraya gömerim” dedi.

Soruyu beğenmedi: “Alın bunları”

16 Haziran 2015’te Şanlıurfa Valisi İzzettin Küçük, IŞİD’in faaliyetleriyle ilgili Akçakale’de kendisine soru soran dört gazetecinin sorularını beğenmeyince “alın bunları” diyerek polise talimat verdi. Valinin talimatıyla Evrensel muhabiri Hasan Akbaş, Cumhuriyet yazarı Pınar Öğünç, Die Zeit gazetesinden Özlem Topçu ve Die Welt’ten Deniz Yücel gözaltına alındı.

Eylemcilere demedik bırakmadı, sonra…

Rize Valisi Ersin Yazıcı 9 Temmuz 2015’te yerel bir TV programında Yeşil Yol eylemcilerine kızdı, “Lüks cipleri ile 5-10 günlüğüne gelip eğlenecekler, kafasına göre bir şeyler söyleyecekler. Çalıp oynayacaklar, ahkam kesecekler. Halk bu yolu istiyor. Kimse kusura bakmasın. devlet halkın istediğini yapar” dedi. Valinin eylemcilere “çapulcu” da dediği öne sürüldü. Bu sözlere yanıt, eylemcilerin simgesi haline gelen Havva Ana, “Vali bize çapulcu diyor. Biz çocukluğumuzdan beri burada yaşıyoruz. Vali, Kaymakam kimdir? Ben, ben, ben, halkım ben” diye isyan etti. Vali Yazıcı ise daha sonrna bu ifadeyi kullanmadığı açıklamasını yaptı. Eylemcileri lüks ciplere binmekle eleştiren Vali Yazıcı bir süre sonra da 642 bin liralık lüks makam aracı almasıyla gündeme geldi.

Somalı madencilere: “Bir yerden tazminat bulup yiyip yatalım”

Tarih 17 Temmuz 2015 yer yine Manisa. Vali Erdoğan Bektaş bu kez 301 işçinin öldüğü Türkiye’nin en büyük maden faciasına ilişkin Twitter hesabından bir mesaj yazdı. Vali Bektaş, önceki yıl 301 işçinin öldüğü Soma’daki Eynez ve Atabacası ocaklarında SMS’le işten çıkarılan madencilerin tazminatlarıyla ilgili bir soru üzerine Bektaş, “Bize yeni iş, istihdam, santral ne gerek? Biz bir yerden tazminat bulup yiyip yatalım” diye yazdı.

“Hele de çok olumlu bir imajla algılanan başörtülülerin…”

Manisa’da yapılan “paralel yapı” operasyonunda gözaltına alınan kadınların kelepçelenmesi, muhafazakar camiada ve hükümet çevrelerinde kadınların başörtülü olması nedeniyle büyük tepki çekti. Emniyet Müdürünü görevinden eden olayın ardından Manisa Valiliğinden yapılan açıklamada, “Hukuki süreçte suçluluğu sabit olmayan hiç kimsenin hele de toplumda çok olumlu bir imajla algılanan başörtülü bayanların, şartları oluşmadan böyle bir işleme tabi tutulmaları her kademede üzüntüyle karşılanmıştır” denildi. Valiliğin açıklamasındaki “hele de toplumda çok olumlu bir imajla algılanan başörtülü bayanların” ifadesi tepki gördü. Vali Erdoğan Bektaş ise buna ilişkin açıklamasında “Hiçbir şey söylemek, eklemek ya da düzeltmek istemiyorum” dedi.

“Füzeler tabii ki düşecek havada mı kalacak yerçekimi var”

IŞİD’in hedefindeki Kilis’te incelemeler yapan CHP heyetinin görüştüğü Kilis Valisi Süleyman Tapsız, açıklamalarda füzelerin “atıldı” diye değil de “düştü” diye belirtilmesine ilişkin, “Bu füzelerin düşüyor olması eleştiriliyor, tabii ki düşecek havada mı kalacak yerçekimi var” dedi. Vali, yıl başından 27 Nisan 2016’ya kadar 18 kişinin öldüğü kentteki saldırılara ilişkin esprilerini, “Süpermen’ değilim, roketleri havada yakalayamam” diye sürdürdü. Vali Tapsız’ın daha önce de saldırılara ilişkin tedbir olarak “evden abdest alarak çıktığını” söylediği basına yansımıştı.