Laetoli ayak izlerinin sırları çözülüyor

Birleşik Krallık’taki Bournemounth Üniversitesi’nde geliştirilen yazılım, Laetoli’deki kayıp ayak izlerine dair yeni bilgiler edinmemizi sağladı.

Laetoli ayak izlerinin sırları çözülüyor

Birleşik Krallık’taki Bournemounth Üniversitesi’nde geliştirilen yazılım, Laetoli’deki kayıp ayak izlerine dair yeni bilgiler edinmemizi sağladı.

Arkeofili’den Aysel Arslan’ın haberine göre, Bournemouth Üniversitesi’ndeki araştırmacılar, Tanzanya Laetoli’de, dünyanın en eski insan ayak izlerinin olduğu bölgede, diğer ayak izlerinin üzerinde gizlenmiş olan ayak izlerini ortaya çıkarmak için yeni bir yazılım geliştirdi. Bu yazılım, izlerin şekline dair yeni bilgiler edinmemizi sağlamanın yanı sıra, önceden bilinmeyen dördüncü bir bireye ait ayak izlerine dair ipuçları da buldu.

Yazılım, Doğal Çevre Araştırma Konseyi (NERC) İnovasyon Projesi kapsamında geliştirildikten sonra, Profesör Matthew Bennett ve Dr. Marcin Budka 2015’te adli ayak izi analizleri için kullanılmaya başlandı. Kendileri, modern ayakkabı izi kanıtlarını üç boyutlu olarak yakalayıp dijital ortamda analiz teknikleri geliştirerek olay yeri incelemede kullanılan yöntemleri iyileştirme üzerine çalışıyorlar.

İnsanın atalarının nasıl hareket ettiği araştırılıyor

Ayak izleri, bunları bırakan bireylerle ilgili vücut kitleleri, ağırlıkları ve yürüme hızları gibi çok önemli bilgiler verir. “Ayak izleri, atalarımızın nasıl hareket ettiğine dair bilgiler içerir.” diyor Profesör Bennett. “Laetoli’deki izler, dünyadaki en eski insan ayak izleri ve erken atalarımızın sıra halinde devam eden ayak izleri, volkanik kül sayesinde korunmuş. Erken insanların nasıl yürüdüğüne dair etkileyici bir anlayış kazanmamızı sağlıyorlar. Bizim modern olay yeri incelemeleri için geliştirdiğimiz teknikler, bu eski ayak izlerinin olduğu sit alanı hakkında da yeni bilgiler edinmemizi sağlayabilir.”

Ayak izleri 3,6 milyon yıllık

Laetoli’deki izler, Mary Leaky tarafından 1976’da keşfedildiler ve yaklaşık 3,6 milyon yıllık oldukları düşünülüyor. Sit alanında, iki homininin yan yana yürüdüğü yerde, birbirine paralel ilerleyen iki ayak izi sırası var. Bu sıralardan biri, üçüncü bir birey aynı sırada yürüdüğünde bozulmuş. Birbirinin içine geçen bu ayak izlerinin olduğu sıra, bilimciler tarafından son 40 yıldır genellikle pek ilgi görmedi. Bu izleri bırakanların yürüme şekli hakkındaki ateşli tartışmalar ise genellikle bozulmamış ayak izlerinin olduğu sıra üzerinden yapıldı.

NERC İnovasyon Projesi tarafından geliştirilen yazılımı kullanan Profesör Bennett ve meslektaşları, birbirine girmiş olan bu iz sırasındaki ayak izlerini birbirinden ayırmayı başararak, bu esrarengiz üçüncü bireyin bıraktığı ayak izlerinin şekillerini ilk kez ortaya çıkardı. Sit alanında ayrıca dördüncü bireye ait izlerin olduğuna dair ilginç ipuçları da var.

Yeni yazılımla ayak izlerine ilişkin bilgiler iki katına çıktı

Bournemouth Üniversitesi, modern ayak izi kanıtlarının analiziyle ilgili dijital yöntemler geliştirmede öncü. Araştırmada kullanılan yazılımı geliştiren Dr. Marcin Budka şöyle diyor: “Kendi tekniklerimizi bu çok eski ayak izlerinden yeni veriler edinmek için kullanabildiğimizden dolayı çok mutluyuz.”

Araştırmanın yazarlarından biri olan Dr. Reynolds, “Bu da demek oluyor ki bu ayak izlerinin bırakan homininlerin araştırılmasında, paleoantropologların elinde olan bilgileri etkili bir biçimde iki katına çıkardık.” diyor.

Orijinal analizin tasarlanmasına yardımcı olan Sarita Morse ise “Erken atalarımızla ilgili yeni keşifler yapmanın yanı sıra, bu bilimi modern toplumun suçla savaşmasına yardımcı olmak için de kullanabiliyoruz. Olay yerlerindeki izleri dijitalleştirerek bu kanıtları kolaylıkla saklayabiliyor, paylaşabiliyor ve inceleyebiliyoruz.” diye belirtiyor.