İKD kuruldu: Yaşasın ilerici kadınların örgütlü mücadelesi

İlerici Kadınlar Derneği yeniden kurulduğunu dün yapılan toplantıda ilan etti.

İKD kuruldu: Yaşasın ilerici kadınların örgütlü mücadelesi

İKD: Boyun eğmiyoruz, örgütleniyoruz!

Dün Kadıköy Barış Manço Kültür Merkezi’nde gerçekleşen İlerici Kadınlar Derneği Kuruluş Toplantısı, kadınların önümüzdeki süreçte mücadele etme kararlılığını ortaya koydu.

Toplantıda yapılan konuşmalarda Türkiye’de kadının yeri, örgütlenmenin gerekliliği ve gericilik karşıtlığının yükseltilmesi vurgusu yapıldı.

“Vardık, varız, var olacağız” diyerek eşitlik ve özgürlük mücadelesinde hayatını kaybedenler için saygı duruşuyla başlayan toplantının açılış konuşmasını İKD Kurucu Komite Üyesi Hande Durna yaptı.

 “Kadınların örgütlü gücü İKD”

Hande Durna, yaptığı açılış konuşmasında bugün İlerici Kadınlar Derneği’nin yeniden kurulmasına neden ihtiyaç duyulduğuna değindi. Durna, konuşmasına şöyle devam etti:

“Bölgede yaşanan savaşlarda hayatını kaybeden kadınların, bebeklerin, insanların ölüm haberleriyle,  AKP’nin gericilik icraatları, kadın düşmanı politikalarının, emekçi düşmanlığının bugün İKD’ye neden ihtiyaç duyulduğunun cevabıdır. Diyanet İşleri Başkanlığının yayınladığı fetvaların, IŞİD’in kadın pazarlarının, kadın cinayetlerine verilen ceza indirimlerinin, kadınların sömürülmesinin karşısında örgütlü olarak durabiliriz, durdurabiliriz. Direnen ve boyun eğmeyen kadınlar mücadele etmeli kadın düşmanlarına dur demelidir… Yarından itibaren kendine “ilericiyim” diyen kadınlar her yerde, her fabrikada, her mahallede, her okulda, her işyerinde, her sendikada İKD’yi örgütlemelidir…”

Durna’nın konuşmasının ardından İKD üyesi kadınların ‘İKD’ye Sen de katıl!’ mesajlarının ve kadınların öncülük ettiği direnişlerden görüntülerin yer aldığı video gösterimi yapıldı.

Banka çalışanı Ecem Kaya, yaptığı konuşmada çalışan kadınların iki defa sömürüldüğüne dikkat çekti, Eşit işe eşit ücret mücadelesi verilmesinin ve işyerlerindeki psikolojik şiddet ve yıldırma uygulamalarına karşı örgütlenilmesi gerektiğine vurgu yaptı. Eşitsizliklere karşı yaptırımların yetersiz olduğunu, beyaz yakalıların sınıf dayanışmasına katılmalarının engellenmeye çalışıldığını söyleyen Kaya, plazada, tarlada, mahallede üreten tüm kadınların kurtuluşunun örgütlenmekten geçtiğini vurguladı.

Başakşehir Göçmen Konutları Direnişçisi Aysun Duygu ise, Göçmen Konutları’nda uzun süredir yaşanan sorunları, devam eden direnişi anlattı ve kadınların birlik olurlarsa her şeyi başarabileceklerini belirterek konuşmasını sona erdirdi.

“Gericileşmeye karşı kadınlar en önde mücadele etmeli”

Gaziantep’te Ezidi kadınların satıldığı köle pazarı ile ilgili hazırlanmış olan video gösteriminin ardından konu ile ilgili suç duyurusunda bulunan İKD Gaziantep Kurucu Komite Üyesi Sibel Altıntaş söz aldı. Altıntaş konuşmasında, Gaziantep’te sokaklarda rahatlıkla dolaşan IŞİD üyelerinden, halkın artık sokaklarda rahat bir şekilde dolaşamadıklarından ve gericiliğin Antepli kadınların hayatına ciddi anlamda olumsuz etki ettiğinden bahsetti.

Maltepe Üniversitesi Hastanesi Direnişçisi Gülay Yüksel yaptığı konuşmada, örgütlü mücadele edildiğinde kazandıklarını gördüklerini, hayatın her yerinde kadınların beraber mücadele etmeleri gerektiğini vurguladı.

İmam-hatipleşmeye ve eğitimde gericileşmeye karşı mücadele eden Okuluma Dokunma İnisiyatifi’nden Mehtap Kıncı, ”gericiliğe karşı kadınların en önde mücadele etmeleri gerektiği”ni, okullarda uygulanan 4+4+4 projesinin ideolojik bir proje olduğunu ve velilerin bu ideolojik projeye boyun eğmemesine vurgu yaptı.


ikd-kurulus-toplantisiAv. Arzu Becerik
ise, bu gerici düzen karşısında kadınların mücadelesinin öneminin altını çizdi ve AKP’nin ülkede ve Ortadoğu’da yürüttüğü savaşa karşı milliyetçi/ırkçı çözüm yollarıyla değil, hep birlikte yaşamayı öne koyan demokratik bir ülke talebi ile çözüm aranması gerektiğini vurguladı.

 

Tarihsel İKD’nin Ankara mahalle örgütlenmelerinden sorumlu Naciye Babalık, tarihsel İKD’nin önemini, hangi koşullarda ortaya çıktığını, nasıl bir örgütlenme ve mücadele verdiğini aktardı. Bu dönemde kadınların birlikte mücadele etmesinin önemini vurgulayan Babalık, “Tarihsel İKD’li kadınların taktığı kırmızı çatkıyı sahnede başıma takarak, bu mücadeleyi artık siz kadınlara devrediyorum” diyerek sözlerini sonlandırdı.

“Fadime anaya bir söz verdik biz; evlatlar annelerinden önce ölmeyecek”

Diyanet İşleri Başkanlığı’nın son dönemde yaptığı açıklamalara ve Cübbeli Ahmet Hoca’nın kadın düşmanı söylemlerine karşı hazırlanan sinevizyonların gösteriminin ardından söz alan Kartal Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Üyesi Berivan Poyraz, “Alevi düşmanı, kadın düşmanı AKP’nin karşısına dikilecek, onurlu bir derneğin, İlerici Kadınlar Derneği’nin mücadelesini, Kartal PSAKD olarak yürekten destekliyor ve selamlıyoruz.” dedi.

Lise öğrencisi Ezgi Su Ayak, AKP karanlığına karşı aydınlanma mücadelesi veren binlerce liseli genç kadınlar adına salondaki tüm kadınları selamladığını ve İKD’nin yeniden kuruluşu için yola çıkan kadınlardan güç aldığını belirterek tüm genç kadınlara mücadeleye katılma çağrısı yaptı.

Yazar ve şair Evin Okçuoğlu sahneye gelerek, toplantıyı selamladı ve kadınlar için yazmış olduğu şiirini salondaki dinleyicileriyle paylaştı.

Üniversite öğrencisi Serap Küçükakyüz, üniversitelerde profesörler, özel güvenlik görevlileri tarafından taciz edilen, şiddet gören ve aynı zamanda psikolojik şiddet gören tüm kadınlara daha aydınlık yarınlar için İKD’de örgütlenme çağrısı yaptı.

Gazeteci Alev Doğan ise, kadın gazetecilerin selamını getirdiğini belirterek başladığı konuşmasında şunları söyledi: “Bugün İKD’nin yeniden kuruluşu dışında bir anlamı daha var benim için. Bugün Çalışan Gazeteciler Günü. Haber peşinde koşarken tutuklanan, darp edilen, tacize uğrayan tüm kadın meslektaşlarımın selamını getirdim sizlere. Bugünü keşke meslektaşlarımız ile yazarak, üreterek kutlasaydık. Keşke 20 yıl önce katledilen Metin Göktepe ile birlikte kutlayabilseydik. Annesi Fadime anaya bir söz verdik biz; evlatlar annelerinden önce ölmeyecek. Bu mücadeleye omuz veren burada bulunan herkese selam olsun. Yaşasın İKD.”

Divan adına karar önerilerini okuyan İKD Kurucu Komite Üyesi Hanife Şahan; İlerici Kadınlar Derneği’nin, bu karar önerilerini hayata geçirerek tarihsel sorumluluğunu devam ettireceğini belirtti.

“Kadınların mücadelesi ile karanlıktan çıkacağız”

Kuruluş toplantısının kapanış konuşmasını yapan İKD Kurucu Komite üyesi Nuray Yenil, İKD’nin çalışma başlıklarına dair vurgu yaptı. Çalışma hayatındaki hukuksuzluklar ve eğitimde gericileşmeye karşı çalışmalar yapılacağına, şiddet ve cinayetlerin takipçisinin olunacağına dair konuşma yapan Yenil, İKD’nin şubelerinin açılması, kadınların her yerellikte İKD’yi örgütlemesi gerektiğini ve Türkiye’nin geçtiği bu karanlık süreçten ancak kadınların mücadelesiyle çıkılabileceğini söyledi.

Mercan Erzincan ve Eléonore Fourniau’nun türküleriyle son bulan etkinlik, “İlerici Kadınlar Derneği çıktığı yolda vermiş olduğu sözü tutacak. Karanlığa boyun eğmiyoruz, örgütleniyoruz! İlerici Kadınlara selam olsun…” mesajı ile son buldu.

Toplantıya iletilen mesajlar şöyle:

Ataköy 3-4-11. Kısım Mahalleleri Muhtarı Fehamet Berk;

Değerli arkadaşlar, 

Bu başlangıç umarım ülkemizde verilen mücadele platformlarına ışık olacaktır.

Kadınlar daima en ön saflarda yobazlıkla mücadele vererek kadını cinsel meta olarak gören, hiçe sayan ucubelere gereken dersi verecektir. 

İlerici Kadınlar Derneği’nde elbette destekçiniz olacağım. 

Bizler birleşerek bir yumak olacağız ve başarı kazanacağız. 

Herkese aydınlık bir gelecek ve barış dolu günler diliyorum...”

YARSAV Başkan Yardımcısı Defne Bülbül;

Yoldaşlarım,
Yargıçlar ve Savcılar Birliği adına eşit, özgür ve aydınlık bir ülke olma umudumuza karanlık ve savaşa mahkum edilen ülkenin bir ucundan yaktığınız kıvılcımı, örgütlü mücadelenizi selamlıyor, omuz omuza yürüteceğimiz mücadelemizde o kıvılcımın karanlığı boğarak bir gün bu topraklar için daha aydınlık, sömürüsüz ve eşit bir dünyayı kuracağına yürekten inanıyorum
.

Ülkeyi teslim almaya çalışan bu sömürü düzeni, bu bağnazlık ve gericiliğe, kadına karşı şiddete, cinayetlere, savaşa birlikte ‘dur’ diyeceğiz, mücadeleyi omuz omuza birlikte yürüteceğiz, bir kişi daha eksilmeyeceğiz!

Bugün o salonda yaktığınız kıvılcım bu ülkenin aydınlık geleceği için işaret fişeğidir.

Devrime, kadına, hayata, aydınlığa ve umuda, eşit, özgür bir dünyaya duyduğumuz inanca and olsun ki biz barışı ve aydınlık bir ülkeyi getireceğiz!

Daha bitmedi o kavga, sürüyor hep sürecek!

Onurlu mücadelenizi saygıyla selamlıyor, omuz omuza bir mücadele için bu daha başlangıç!

İçten sevgilerimle… ”

BHH Yürütme Kurulu Üyesi Serpil Güvenç;

“Gerici, faşist, işbirlikçi bir siyasal iktidar, Türkiye insanının kadınıyla erkeğiyle emekçilerin yaşamlarını karartmayı sürdürüyor. Sömürü düzenine şeriat elbisesi giydirerek ülkeyi hiçbir zaman tam olarak kurtulmadığı Ortaçağ karanlığına doğru hızla sürüklüyor.

İş cinayetlerinde, kadın cinayetlerinde, içeride ve dışarıda süregelen savaşın getirdiği katliamlarda, göçlerde ölenlerin sayısı kabardıkça kabarıyor. Gazeteler, TV ekranları, savaş ve ölüm haberleriyle, kıyıdaki bebeklerin, sokaklardaki kadın, genç ve yaşlıların cesetlerinin fotoğraflarıyla dolup taşıyor. Kendi yarattığı İslamcı katil ordularla işbirliği içindeki emperyalizmin o doymak bilmez iştahı, ülkede ve bölgede, yaşamı ve tüm insanlık değerlerini yok etmeye çalışıyor.

Büyük şair Nazım’ın dediği gibi, hava kurşun gibi ağır.

Ne var ki, bu ortamda, büyük bir kararlılıkla karanlığı yırtmaya, toplumu kurşun eritmeye çağıranlar yine sosyalistler ve komünistler. Kadınıyla erkeğiyle elele vererek aydınlık, eşit ve özgür bir dünyanın ateşini bir kez daha yeryüzüne taşıma uğraşı verenler yine onlar.Gülün gülle tartıldığı o en güzel dünyanın kıvılcımını çakmaya çalışanlar yine onlar.

Adı ak kendisi kapkara bu siyasal iktidardan başlamak üzere kapitalist sömürü düzeninin sonunu getirecek ve sınıfsız ve sömürüsüz bir dünyayı kuracak olanlar da yine onlar.

Bu mücadelede emekçi kadınlara ve onların örgütlerine önemli görevler düşüyor. Onlar, 1848 Fransız devrimindeki yoldaşları gibi, barışın ve doğruluğun hakim olduğu yeni bir dünyayı erkek yoldaşlarıyla birlikte yeniden kurmak istiyorlar.

Elele, omuz omuza, yan yana… Dayanışarak ve birlikte direnerek…

Bu duygu ve düşüncelerle toplantınızı selamlıyor ve çalışmalarınızda kolaylıklar diliyorum.”

Tiyatro Oyuncusu Iraz Yöntem;

Geçmişten öğreneceğimiz çok şey var; geleceğe miras bırakacağımız çok şey olduğu gibi… Ama bugün unutmamamız ve unutturmamamız gereken belki de en önemli şey, birbirimize ne kadar ihtiyaç duyduğumuz ve bir arada olmanın verdiği gücün önemidir…

Biz kadınlar, bugünleri yarınların harcı olarak karıyoruz; bu yüzdendir hep yüzümüzün “ileri”ye dönük olması…

Dil-din-ırk-sınıf-yönelim ayırt etmeksizin, bütün kadınların yan yana ve omuz omuza ileriye döndüğü bugünleri yarınlara taşıyabilmek için mücadele eden herkese selam olsun…

 Yrd. Doç. Dr. Semiha Günal;

“DÜNYAYI GÜZELLİK KURTARACAK

BİR İNSANI SEVMEKLE BAŞLAYACAK HER ŞEY

Niyeyse kadınlar bir araya gelip bir şeyler yapmak istediğinde hep bu dizeler gelir aklıma. Bilirim ki dünya bir gün kurtulacaksa bu ancak kadınların da içinde/önünde/ardında olduğu bir emekçi sınıfıyla gerçekleşecek ve dünya o zaman güzel olacak. Öncelikle saygıyla selamlıyorum bu güzel kadınları…

Ortaokuldaydım Türkçe öğretmenim evine yapılan bir saldırıda yaralanmıştı, geçmiş olsuna evine gittiğimizde eşi “ben İKD’liyim çocuklar, bunlardan korkmam, mücadelemiz başarana kadar sürecek” demişti. O zaman bu direngen ruha saygı duyarak “öğretmenim İKD ne” diye sormuştum. İlk tanışmamız böyledir İlerici Kadınlarla… Sonra da hep yolum kesişti 12 Eylül öncesinde – sonrasında dünyayı kurtaracak güzelliklerle.

Ülkece çok kötü koşullarda yaşıyoruz bu günlerde. Henüz Suruç’un, Ankara’nın kanları kurumadı. İnsafsızca sürdürülen savaş halinde ölen hamile kadınların, annelerin, ninelerin cesetleri günlerce sokaklarda kaldı. Sevişmekten, aşktan konuşmak yerine sapkın cinsellikten konuşur olduk. Gericilik diz boyu. Cehalet her şeyin önüne geçti. Daha sayabilirim bizleri umutsuzluğa sürükleyecek onlarca şey…

Ama bugün kadınların bir araya gelmesi her zaman olduğu gibi pırıl pırıl bir güneş ışığı yolluyor dünyama, dünyamıza. Biliyorum ki boyun eğmeyeceğiz, biliyorum ki mücadele edeceğiz. Biliyorum ki meydanı asla boş bırakmayacağız.

Umudumuzu yeşerttiğimiz için teşekkürlerimi, aranızda olamadığım için üzüntülerimi bildiriyor, İlerici Kadınlar Derneği’nin “yeniden” kuruluşunu kutluyorum.

Her zaman her yerde birlikte omuz omuza mücadele etmek dileğiyle… “