Hürriyet yazarı Selvi: Bahoz Erdal yaşıyor mu?

PKK'nin üst düzey yöneticilerinden Bahoz Erdal'ın öldürüldüğü iddia edilmişti.

Hürriyet yazarı Selvi: Bahoz Erdal yaşıyor mu?

PKK’nin üst düzey yöneticilerinden Bahoz Erdal’ın öldürüldüğü iddia edilmişti. “Yaşıyor mu, öldürüldü mü” tartışmaları sürerken, bir radyoda Bahoz Erdal’a ait olduğu söylenen bir ses yayınlandı. Bu gelişme sonrası Bahoz Erdal’la ilgili belirsizlik yeni bir boyut kazandı.

Hürriyet gazetesi yazarı Abdülkadir Selvi bu konuyu köşesine taşıdı.

Selvi’nin yazısının o nölümü şöyle:

“Denge Kürdistan isimli bir radyo kanalında, Bahoz Erdal’a ait olduğu söylenen ses kaydı yayınlandı. Sesin Bahoz Erdal’a ait olduğu doğrulandı. Ancak sesin PKK’nın lider kadrosundan daha önce kaydedilip, psikolojik savaş unsuru olarak kullanılan kayıtlardan biri olabileceği üzerinde duruldu. O tarafını bilmem.

Tüm bu yaşananlara rağmen PYD-YPG yapılanmasıyla ilgili şemada Bahoz Erdal’ın bir numaradaki konumunu muhafaza ettim. Çünkü belirsiz olan iki nokta vardı:

1- Bahoz Erdal yaşıyor mu?

2- Bahoz Erdal yaşamıyorsa Kandil, yerine yeni bir görevlendirme yapmış mıydı?

Şimdi gelelim asıl sorunun cevabına. Bahoz Erdal yaşıyor mu? O tarihten bu yana Bahoz Erdal’dan ne ses ne de görüntü alınmış. Sahadaki etkisi de gözlemlenmemiş. Son olarak Cerablus operasyonunda da Bahoz Erdal’a ilişkin bir belirti tespit edilememiş. Bu durum öldürüldüğünü mü gösteriyor? Olabilir. Ya da operasyon sırasında çok ağır bir şekilde yaralanmış olabilir.

Gelelim ikinci soruya. Bahoz Erdal’ın yokluğunda Suriye sahasının koordinasyonu için iki isim öne çıkıyor. Bozan Tekin ve Sofi Nurettin. İkisi arasında bir işbölümü var. Bozan Tekin Kandil’le, Sofi Nurettin ise Şam yönetimi ile irtibatı yürütüyor. Sahadaki güçlerin organizasyonunda ise ibre Sofi Nurettin’den yana. Bozan Tekin daha çok Irak topraklarını kullanıyor.

Bahoz Erdal faktörü çok ön plana çıktı ama PYD-YPG yapılanmasına ilişkin üzerinde durulması gereken noktalar var.

ABD tarafından batıda, IŞİD’e karşı savaşan seküler Kürt güçleri olarak pazarlandığı için, PYD-YPG’nin PKK’nın Suriye kolu olduğunu anlatmakta zorlanıyoruz. Oysa örgüt şemalarındaki isimlere bakılması dahi bu işbirliğini ortaya koyuyor.”