Gorbaçov’un jetonu yeni düştü: “Küreselleşmiş dünya neden daha iyi bir dünya olamadı?”

Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği'nin (SSCB) yıkılmasından sorumlu olduğunu geçtiğimiz günlerde itiraf eden Mihail Gorbaçov, mevcut küresel siyasi sisteme eleştiriler yöneltti.

Gorbaçov’un jetonu yeni düştü: “Küreselleşmiş dünya neden daha iyi bir dünya olamadı?”

Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği’nin (SSCB) yıkılmasından sorumlu olduğunu geçtiğimiz günlerde itiraf eden Mihail Gorbaçov, mevcut küresel siyasi sisteme eleştiriler yöneltti.

İngiliz Daily Telegraph gazetesi bugün Rusya’yla ilgili yazıların yer aldığı, “Manşetlerin Ötesindeki Rusya” adlı bir özel ek yayımladı.

Rus Rossiykaya Gazeta’nın hazırladığı ekin manşetinde Mihail Gorbaçov’un bir yazısı yer aldı.

İronik bir soru: “Nerede hata yapıldı?”

Gorbaçov yazıda kendisi dahil bazı siyasetçilerin Soğuk Savaş dönemini bitirdiğini, Doğu ile Batı arasında iyi bir ilişki kurulması hedeflerininse bugün hayata geçmediğini belirtiyor ve “Neden?” sorusuna yanıt arıyor.

Gorbaçov yazının başında özetle şu görüşleri aktarıyor:

“Küreselleşmiş dünya 21. Yüzyıl’da, nereye gidiyor? Bugün insanlar bu soruyu git gide artan bir kaygıyla soruyor. Ben, onlardan biriyim. 1974-1992 yılları arasında Almanya’da dışişleri bakanlığı ve başbakan yardımcılığı yapan arkadaşım Hans-Dietrich Genscher ile sık sık şu soruyu soruyoruz: Yanlış giden neydi?”

“Ortak çabaları Soğuk Savaş’ın sonlandırılmasına katkı yapmak olan bir siyasetçiler kuşağı olarak bizim kuşağımız, görevini yerine getirdi. Ancak sonrasında, bugünün dünyası neden huzursuz, adaletsiz ve askerileşmiş durumda?”

Gorbaçov’un kafa kafaya verdiği isim Hans Dietrich Genscher, enteresan bir geçmişe sahip. 1945 yılında Nazi Partisi üyesi olan Genscher, Batı Almanya İçişleri ve Dışişleri Bakanlığı görevlerinde bulunmuş. Yugoslavya’nın parçalanmasında ve Doğu Almanya’nın Batı’ya katılmasında ise önemli rol oynamış.

Gorbaçov’un günümüzdeki sorunlara yanıt aradığı dostu ve sorduğu sorulara yanıt alamamasının nedeni yeterince açık. Ayrıca Gorbaçov’un Sovyetler Birliği’nin yıkılmasında kendi payının olduğunu itiraf etmesine rağmen sanki çöken şey sosyalizmmiş gibi konuşması ve yazması da işin bir diğer enteresan yanı.

“Krizden Batı sorumlu”

Gorbaçov bugünkü küresel siyasi krizden Batı’yı sorumlu tutuyor.

“Küresel çatışmanın sonlanması ve başta bilgiyle olmak üzere yeni teknolojilerin yarattığı eşi benzeri görülmemiş imkânların dünyaya yeni bir nefes vermesi, her bireyin hayatını iyileştirmesi gerekiyor gibi görünmüştü.”

“Ancak gerçek farklı sonuç verdi. Bunun ise kolay bir açıklaması yok.”

Yukarıdaki cümlelerden de anlaşılacağı gibi Gorbaçov’un özlemini duyduğu düzen Sovyetler Birliği’nin ta kendisi. Teknolojik ilerlemelerin toplumdaki her bir birey için kullanıldığı ve bu imkânların dünyaya yeni bir nefes vermesi SSCB’nin birçok konuda izlediği politikaların sonucunda gerçekleşmişti.

Gorbaçov bu konuda asıl olarak Batı’daki bazı siyasetçileri suçluyor:

“Soğuk Savaş’ta Batı’nın zaferini ilan edenler, yeni ve adil bir güvenlik sistemi kurmayı reddedenler, günümüz dünyasının durumunun sorumluluğunun büyük bölümünü taşımaktadır.”

İlginç… Elbette “Batı”nın günümüzde yaşanan savaşlardan, zulümlerden ve sömürüden sorumlu olduğunu kabul etmeliyiz. Ancak burada Gorbaçov’a pek söz düşmüyor. Sovyetler Birliği’ni beğenmeyen ve onun yıkılmasına sebep olmuş, bugünkü emperyalist düzenin karşısındaki en büyük frenleyiciyi yok eden biri için fazla bilgiç davranıyor. Günümüzde emperyalizmin bu kadar güçlü olmasının en büyük sorumlularından biri de Sovyetler Birliği’nin yıkılmasına sebep olan kendisidir.

“Küresel Düzene Yeni Yönetim Kuralları Gerekiyor”

Eski SSCB lideri küresel düzenin başka sorunlarından da şikayetçi:

“Yeni, küreselleşmiş dünya hâlâ anlaşılmadı ve yorumlanmadı. Yeni yönetim kuralları ve yeni bir ahlâk gerekiyor. Ancak görünen o ki, dünya liderleri bunu kavrayamıyor. Günümüzün ‘küresel dertlerinin’ ana nedeninin burada yattığını düşünüyorum.”

Burada Gorbaçov’un bahsettiği “yeni yönetim kuralları ve yeni bir etik” gerekliliğine biz de katılıyoruz. Ancak çözümümüz muhtemelen Gorbaçov ile aynı olmayacaktır. Burada söylenen “yeni yönetim kuralları ve yeni bir etik” sosyalizmden başka bir şey değildir.

“Finansal yapılar küreselleşmeden faydalandı”

Gorbaçov finansal yapıları da eleştiriyor:

“Bununla birlikte sorumsuz mali yapılar, küreselleşmeye iyi uyum sağladı ve bundan faydalandı. Bu yapılar sabun köpüklerine hava üfledi ve havadan milyarlarca dolar kazandı. Bu milyarlar, onları vergiden saklayan dar bir çevrede yer buldu. Daha yeni bunun örneklerini gördük. Ve bu, buzdağının sadece görünen kısmıydı.”

Gorbaçov küreselleşmiş dünyada organize suç yapılarının, uyuşturucu satıcılarının, silah tacirlerinin, büyük göç dalgalarından faydalanan grupların, siber suçluların ve teröristlerin kendilerini çok rahat hissettiklerini belirtiyor.

 “Zengin ile fakir arasındaki uçurum artıyor”

Dünya siyasetinin sorunlara çözüm bulamadığını belirten Gorbaçov, dünyanın gündeminde olması gereken sorunlarla ilgili şunları yazıyor:

“Bu arada yeni bir silah yarışı raundu başladı, ekolojik kriz kötüye gidiyor, zengin ve fakir ülkeler arasındaki uçurum da, ülkelerin içinde zenginler ve fakirler arasındaki uçurum da açılıyor. Bunlar dünyanın gündeminin tepesinde olması gereken sorunlar. Ancak çözülmüyorlar.”

Gorbaçov ayrıca Ukrayna ve Suriye’de yaşanan savaş durumunun diyalog yolu ile BM ve G20 gibi kurumlarca çözülmesi gerektiğini söylüyor. Bunun için ise yine “yeni bir siyasi ahlâkın oluşması” gerektiğini söylüyor. Ancak bu yeni siyasi ahlâktan ne anladığını görmemiz çok da zor değil. Zira Gorbaçov Putin ile Obama görüşmesinin gerilimi azaltacağını, çözüm olacağını düşünüyor.

Şikayet etmekte haklı. Ancak önerdiği çözüm komik olmaktan öteye geçemiyor. İşçi sınıfına dayanmayan, sosyalist iktidar hedefi olmayan hiç bir muhalif hareket bu gidişatı kalıcı olarak durduramaz.

Daha önce çok kez denenen yöntemlerin hüsranla sonuçlandığına tanık olduk. Yunanistan’a çözüm olarak sunulan, Türkiye’de ve dünyada bir çok kişinin heyecanla takip ettiği ve desteklediği Syriza’nın geldiği nokta ortada. Aynı şekilde bu durumu Latin Amerika ülkelerinin güncel durumundan anlayabiliriz. Latin Amerika’da iktidara gelen sol partiler, düzen içine sıkışarak ve kendilerini işçi sınıfına dayandırmadan, kendilerini de yok ederek yerlerini Amerikancı liberal iktidarlara bırakıyorlar. Bu nedenle Gorbaçov’un alternatif çözümler aramak yerine geçmişine bakması yeterli olacaktır.

Kapitalizmi kurtarmak için Gorbaçov yeniden görev başında

Kapitalizm her kriz döneminde olduğu gibi yine demokratlığa soyundu. Piketty’nin Kapital’i, Syriza, Podemos gibi partilerin yarattığı heyecan, İngiltere’de Corbyn, ABD’de Bernie Sanders vb. geçici çözüm odaklarının, sosyal adaletten, demokrasiden, vergi adaletsizliklerinden bahsetmesi ve bunların çözümünde kapitalizm içi çarelerin gösterilmesi daha önce de görülmüştü.

1991 yılında SSCB’nin yıkılmasında büyük pay sahibi olan Gorbaçov bugün de kapitalizmin oynadığı demokratlık oyununa yeniden malzeme olmuş durumda. Kapitalizmin ağzından çıkanlara her daim dikkat edilmelidir. Nazım’ın da dediği gibi “burjuvazi ne zaman aldatsa bizi, böyle haykırır”. Düzeni baştan aşağı değiştirmeyen, işçi sınıfına dayanmayan, sermayeye pay vermeye çalışan hiç bir fikir, özne şikayet ettiğimiz dünyanın bu düzenini değiştirmez. Kısacası, sosyalizmden aşağısı kurtarmaz.