Gericilik eğitim sorununu çözdü: Faiz ve havuz problemi yerine zekat ve fitre problemi

Eğitim-Bir-Sen Manisa Şube Başkanı Mehmet Emin Sofuoğlu, gericiliğin insanı ne hale getirdiğinin ibretlik bir örneğini sergiledi.

Gericilik eğitim sorununu çözdü: Faiz ve havuz problemi yerine zekat ve fitre problemi

cropped_content_havuz-ve-faiz-problemi-yerine-zekat-ve-fitre-problemi-onerisi_nsK8t0xVdn85bknEğitim-Bir-Sen Manisa Şube Başkanı Mehmet Emin Sofuoğlu, gericiliğin insanı ne hale getirdiğinin ibretlik bir örneğini sergiledi. Sofuoğlu, “Vesayetçi anlayış, çocuklarımıza zekat ve fitre problemi yerine subliminal mesajlar gizlediği havuz ve faiz problemi çözdürerek değerlerimizden uzaklaştırdı.” dedi.

Sofuoğlu açıklamasında, bilinen ezberleri ard arda sıralarken, somut olarak havuz ve faiz problemleri ile ve müfredattaki başka hangi konularda bilinçaltı (subliminal) mesajlar verildiğini ise açıklamadı.

Ezberindeki bütün sözcükleri kullanmış: Vesayet, subliminal mesaj, milli doku…

Eğitim-Bir-Sen Manisa Şube Başkanı Mehmet Emin Sofuoğlu, yaptığı yazılı açıklamada, eğitimin Türkiye’de yıllarca ideolojik bir aygıt olarak kullanıldığını öne sürdü.

Sofuoğlu, açıklamasında, “Vesayetçi ve totaliter anlayışları içeren, değerlerimizle çatışan müfredat programları ile ideal birey ve nesil yetiştirmek zordur. Eğitim, Türkiye’de yıllarca ideolojik bir aygıt olarak kullanıldı. Modernleşmeye değil değerlerden uzaklaştırarak batılılaşmaya hizmet etti. Bu bilinçli bir tercihti. Ders programları ve müfredat, yeniden düzenlenmeli. Ders kitaplarında bazı subliminal mesajlar var. Kitaplarımızda verilen örneklemelere bakmak lazım değerlerimiz mi öğretiliyor yoksa batı değerleri mi öğütleniyor. Önceden üniversite sınavlarında çıkan sorularda Osmanlı’nın gerileme dönemlerine ilişkin sorulara ağırlık verilmesi tesadüf değildi. Eğitimde tesadüfe yer yoktur. Fiziki imkanlar ve araçlar bakımından altyapısı güçlendirilen eğitim sistemimiz, ruh ve felsefe olarak da milli dokumuza uygun olmalıdır. Çocuklarımıza faiz ve havuz problemleri soruyoruz. Fakat zekat problemleri, fitre problemleri çözdürmüyoruz. Artık eskiyi tekrarlama değil, yeniyi üretme gibi bir ihtiyaç var. Rol modeller değişmeli. Kendi kültürümüzün ve toprağımızın değerleri örneklenmeli ve öğütlenmelidir” ifadelerine yer verdi.

Milli Eğitim’in bu dönem en fazla beklentinin yoğunlaştığı bakanlık olduğunu da vurgulayan Sofuoğlu, “Devamlı değişiklik değil, bilinçli ve sistemli işe yarayan, dişe dokunan değişiklik gerekiyor. Müfredat ve ders kitapları dahil millete yaslanan, kendi değerlerinden beslenen değişikliklere ihtiyaç var. Modern dünyanın pozitivist bakışı, insanlığı kan ve gözyaşına mahkum etmiştir. Eğer bir değişim ve dönüşüm olacaksa, bu, öğretmenlerle gerçekleşecektir. Mevcut dünya düzeni, iki asırdır dünyaya huzur getirmedi. Toplumsal değişim ve dönüşümün öncüleri, örgütlü öğretmenler olacaktır” açıklamasında bulundu.