Fuat Avni'den yeni iddialar: Erdoğan, "Bahçeli kesin kalmalı" dedi

Fuat Avni, Erdoğan’ın MHP’de gelişmelere müdahil olduğunu öne sürerek, “Bahçeli kesin kalmalı” talimatını verdiğini iddia etti.

Fuat Avni'den yeni iddialar: Erdoğan,

AKP ve Saray içerisinden sızdırdığı iddialarla tanınan twitter fenomeni Fuat Avni, Erdoğan’ın MHP’de gelişmelere müdahil olduğunu öne sürerek, “Bahçeli kesin kalmalı” talimatını verdiğini iddia etti.

Bilal’le Berat’ın arası açık

Erdoğan’ın damadı, aynı zamanda Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak’a eskisi kadar güvenmediğini iddia eden Fuat Avni, güven kaybının altında yatan sebebin Bilal Erdoğan ile Berat Albayrak arasında yaşanan gerilimden kaynaklandığını iddia etti.

“Gözü Fenerbahçe’de”

Fenerbahçe ile ilgili iddialarda da bulunan Fuat Avni, Erdoğan’ın elindeki dosyalarlar kulübü tehdit ettiğini öne sürdü. Şükrü Saraçoğlu Stadyumu civarından bulunan bazı gayrimenkullerin Erdoğan’ın hedefinde olduğunu iddia eden Fuat Avni, bir sonraki hedefin kulüp yönetimine istediği kişileri getirmek olduğunu söyledi.

Davutoğlu’nu hain ilan etti

Fuat Avni, Erdoğan’ın Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun ABD Devlet Başkanı Barack Obama’dan randevu talep ettiğini duyunca elindeki telefonu fırlattığını iddia etti. İddiaya göre Erdoğan Davutoğlu’nu hainlikle suçlayarak içerde ihale işlerine burnunu sokarken, dışarıda ABD ile iş tuttuğunu söyledi.

“Diploma” için tüm evraklar imha edilecek!

Avni, Erdoğan’ın üniversite mezunu olmadığı konusuyla ilgili sürekli olarak YÖK Başkanı Yekta Saraç’la görüştüğünü belirterek,  bunun için ne gerekiyorsa yapılsın talimatı verdiğini öne sürdü.  Diploma konusunda bir şey yapılamayınca Erdoğan’ın okuduğu döneme ait tüm evrakların imha edilmesi kararının verildiğini iddia etti.

İşte Fuat Avni’nin mesajları;

“Faşist, başkanlık sistemine geçip, faşistliğini garanti altına alıp rahata ermek istiyor. Kumpaslar hız kazandı.

Faşist ahtapot gibi. Bir eli MHP’nin içinde, bir eli CHP’nin içinde diğer eli kendi partisinin içinde.

Bahçeli MHP’nin başında kalabilsin diye Faşist’in avaneleri, Bahçeli’ye akıl hocalığı yapıyor.

Faşist, MHP kongresiyle özel olarak ilgileniyor. ‘Ne olursa olsun parti yenilenmemeli, Bahçeli ekibiyle kalmalı’ diye talimatlar veriyor.

Faşist, MHP ile uğraşırken, Davutoğlu’nu ve partiyi elden kaçırıyor. Parti içi muhalefet ayyuka çıktı.

Partide kimse kimseye güvenmiyor. Faşist’in adamları ve Hoca’nın adamları birbirlerini gammazlıyorlar.

“Davutoğlu, ABD seyahati ayarlayıp Obama ile görüşmek için harekete geçti. Faşist bunu duyunca elindeki telefonu fırlattı.

Faşist ‘Bunun yaptığı tam ihanet, içerde ihale işlerine burnunu sokuyor dışarda ABD ile iş tutuyor yakında kimin ne olduğunu görecek’ dedi

Faşist içerde, dışarda, aile içinde kontrolü kaybetmiş farkında değil. Mahmud Abbas bile görüşmede bununla dalga geçti.

Faşist, Filistin’den her bahsettiğinde Abbas dudak büküyordu. Faşist, İsrail ile neden anlaştığına kimseyi ikna edemedi.

Faşist’in din, iman, dava dediği şeylerin Burak’ın İsrail’e gönderdiği gemilerin yanında bir değeri yok.

Faşist, damada çok güveniyordu. Damat ile Bilal’in arası bozulunca araya kara kedi girdi. Suratlar asık.

Berat bakanlığa geldiği günden beri bakanlıktaki Menzil Cemaati’ni tasfiye ile meşgul. Bilal ne istiyorsa geri çeviriyor.

Huber Köşkü’nde esir hayatı yaşayan Bilal, dışarı çıkmaya korkuyor. Bir ara düzelmişti yine evden çıkamaz hale geldi.

“Faşist’in bir diğer eli de Fenerbahçe’nin içinde, Fenerbahçe’ye hakim olma isteği yeniden depreşti.

Fenerbahçe’nin stadının yerinde ve bazı gayrimenkullerinde gözü var. Onları almak için yönetime göndermediği adam kalmadı.

Fenerbahçe yönetiminde kilit bazı isimler de Faşist’e ‘Yargıdaki dosyalar kapatılsın biz bir yolunu buluruz’ diye haber gönderdi.

Faşist ‘Yargı bizde ne dersek yaparlar, söyleyin onlara Fenerbahçe’yi ele geçiriyor demesinler bir daha hiç bir yerde’ dedi.

Faşist, dosyaları şantaj gibi kullanıp stada ve gayrimenkullere çökecek. Bir sonraki safha istediği kişileri yönetime getirmek.

Faşist her şeyi her yeri kontrolüne almak istiyor. Hırsı hastalık haline gelmiş. Hırsından çatlayacak, gözleri pörtlüyor bir şey isterken

İsrafsaray’dakiler Faşist’in akıbetinden korkmaya başladı. Kimse korkudan gidip Faşist’in içine düştüğü durumu onunla konuşamıyor.

Avaneler, Faşist’in kontrol altına alınamayan durumu karşısında çaresizler. Hepsi arkasından konuşuyor. Fırsat bulsalar kaçacaklar.

Kendi işadamları bile Faşist’ten kaçıyor. Yıllardır yanında olanlar bir bahane bulup ondan uzak duruyor.

Faşist yurt dışı gezilerine çağrılıp da gelmeyenleri soruyor. ‘Neden gelmiyorlar öğrenin’ dedi. Remzi Gür’ü özellikle sordu.

Avaneler, Remzi Gür’ün yurt dışı ziyaretlerine neden katılmadığının gerekçesini Faşist’in yüzüne söyleyemediler.

Gür ‘Geziye gidecek kimseyi bulamayınca bizi arıyor. Ne işim var benim gezide. Dengesizin teki millet de bıktı ölse de kurtulsak’ demişti

Faşist, ne yapacağını bilemedi. Bazen avanelerin Faşist’in canına kastettiklerini düşünüyorum. Notu okurken öfkesinden ölebilirdi.

Gür, Faşist’le ilgili çok şey biliyor. Koç’tan satın aldığı Aslanlı Konak’ın kendisine değil Faşist’e ait olduğunu açıklaması bile yeter

Faşist’in bu yüzden kendisine bir şey yapamayacağını bilen Gür, Faşist’in kulağına gideceğini bilerek ağzına geleni söylemişti.

İşadamları, bürokratlar, bakanlar, vekiller hatta avaneler bıkmış durumda. Bunlardan biri de Yekta Saraç.

Faşist, üniversite mezunu olmadığı konusu açılınca baş ağrısı çekiyor. Ne zaman medyada yer alsa o gün üç dört ağrı kesici içiyor.

Mezuniyet ve diploma konusunun derinleşme ihtimaline karşın YÖK Başkanı Yekta Saraç’la sürekli görüşüyor. Adam usandı.

Diploma konusunda bir şey yapılamayınca, Marmara Üniversitesi’nde okuduğu varsayılan döneme ait bütün evrakların imhası kararı alındı.

Faşist, Saraç’a ‘Bunun için ne gerekiyorsa gürültü çıkarmadan yapın’ dedi.

TBMM, AYM gibi resmi bir makam üniversiteden evrak sorarsa makul bir gerekçe uydurulup o döneme ait evrakların imha edildiği söylenecek

Faşist’in üniversite mezunu olmadığı ispatlanırsa görevi düşecek ve bugüne kadar aldığı tüm kararlar yok sayılacak.

Üniversite mezunu olmadığı gündeme gelince Faşist’in boşuna kafası ağrımıyor. ‘Beni bu yüzden devirebilirler’ diye Yekta’ya bağırıyor.”