Erdoğan: Türkiye'de basın özgürdür!

Erdoğan, "Türkiye'de basın özgürdür" dedi.

Erdoğan: Türkiye'de basın özgürdür!

Kritder dergisine röportaj veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye’de basın özgürdür. Aksini iddia edenlerin basın özgürlüğünden anladıkları, eskisi gibi hükümet kurup hükümet yıkan bir medya gücüne sahip olmaksa, bunun olmayacağı bir Türkiye’de yaşıyoruz” dedi.

Röportajın öne çıkan bölümleri şöyle:
Sırtını millete değil vesayet odaklarına dayayanlar, siyaset ve toplum mühendisliğine girişenler ya da terör örgütlerinden güç alanlar, bizim bu topraklar ile olan gönül bağımızı anlayamazlar.
“‘Yeni Türkiye’ yolunda kararlılıkla yürüyoruz”
Türkiye, artık eski Türkiye değil. Ülkemiz, manipülasyonlarla krizlere sokulamayacak sağlam bir istikrar zeminine kavuşmuştur. ‘Yeni Türkiye’ yolunda kararlılıkla yürüyoruz. Önümüze çıkarılan son engel ise en aşağılık, en insanlık dışı yöntem olan terörün yeniden hortlatılması oldu. Fakat Allah’ın yardımı ve milletin desteğiyle, bu saldırıların hepsini de boşa çıkardık, çıkaracağız.
“Paralel yapı”yla mücadele

Ülkemizde alçak terör eylemleri gerçekleştiren PKK veya PYD için Avrupa’da her türlü destek ve propaganda faaliyetlerine sessiz kalınabiliyor. Bu tablo, ‘terörle mücadelede uluslararası dayanışma’ mesajlarına gölge düşürüyor. ‘Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın’ ikiyüzlülüğü ile bu iş çözülemez. Uluslararası kurumlar ve tüm devletler, ayrım yapmadan bütün terör örgütlerine karşı samimi bir şekilde ortak tavır almalıdır.

“Şimdi operasyonlar dönemi”

Kimsenin bu milletin huzuruna, birliğine, canına kastetmesine izin vermeyeceklerini vurgulayan Erdoğan, çözüm sürecinin istismar edildiğini ve şimdi operasyonlar dönemi olduğunu söyledi. Terör örgütü PKK’nın, etkin operasyonlar karşısında sıkışınca bazı yabancı devletler, aktörler ya da medya üzerinden “silah bırakma”, “yeniden masaya dönme” gibi çeşitli mesajlar gönderme yolunu denediğini aktaran Erdoğan, bu aşamadan sonra çözümün, terör örgütünün en küçük bir unsuru dahi kalmayacak şekilde ülke topraklarından sökülüp atılması olduğunu ifade etti. Erdoğan, terörle mücadele sürecinde halk desteğine ilişkin soru üzerine, “Burada, beni en çok sevindiren şey, bölge halkının, Kürt kardeşlerimizin terör örgütünün karanlık amacını çok iyi görmesi ve bunların yanında yer almaması oldu. Teröristler ve siyasi destekçileri kendi kendilerine özerklikçilik oynadılar, yalnız kaldılar ve kaybettiler. Milletin desteğinin ve duasının elde edildiği her mücadele gibi, terörle mücadele de başarıyla sonuçlanacaktır” değerlendirmesinde bulundu.

Türk tipi başkanlık
Erdoğan, yeni anayasa ya da başkanlık sistemi tartışmalarının, büyüyen Türkiye’nin yeni ihtiyaçları dolayısıyla gündeme geldiğini belirterek, “Türk tipi başkanlık sistemi olmaz” diyenlerin, bu milletin iyi bir şey ortaya çıkarabileceğine hiçbir zaman inanmayanlar olduğunu dile getirdi. Zaten dünyada uygulanmakta olan tek bir başkanlık sistemi modeli bulunmadığına dikkati çeken Erdoğan, evrensel standartların Türkiye’nin kendi tarihi ve kültürüyle sentezlendiği bir modelde özgün bir başkanlık sisteminin elbette olabileceğini ifade etti.
“Basın özgürlüğü meselesi, siyasi bir kalkana dönüşmüş durumda”
Basın özgürlüğü konusunda Türkiye’nin içeriden ve dışarıdan haksız eleştirilere maruz kaldığına değinen Erdoğan, “Türkiye’de basın özgürdür. Aksini iddia edenlerin basın özgürlüğünden anladıkları, eskisi gibi hükümet kurup hükümet yıkan bir medya gücüne sahip olmaksa, bunun olmayacağı bir Türkiye’de yaşıyoruz. O günler geçti artık. Elbette özgürlükleri daha da genişleteceğiz. Ama bugün Türkiye’de basın özgürlüğü meselesi, siyasi bir kalkana dönüşmüş durumdadır. Bunu gündeme getirenlerin aslında medya ile ilgili bir dertleri yoktur” yorumunu yaptı.
Erdoğan karşıtlığı
Cumhurbaşkanı Erdoğan, siyasette ‘Erdoğan karşıtlığının’ bir kimlik halini almasına ilişkin soruyu ise şöyle yanıtladı:
“Bu, şahsımla ilgili değil, millete karşı bir tutumdur. Asıl önemli olan, bu karşıtlığın kimleri yan yana getirdiğidir. Bakıyorsunuz terör örgütü PKK destekçileri ile Paralel yapı üyeleri yan yana. Ya da bugüne kadar birbiriyle kavga edenler kol kola. Bu süreç aynı zamanda maskelerin düşmesini, millete cephe açanların gerçek yüzünün görülmesini de sağladı. Bu açıdan hayırlı da olmuştur.”