“Dindar nesil yetiştireceğiz” mi dediniz?

Evet aynen böyle dediniz. Yıllar önce telaffuz ettiğiniz bu sözünüz sloganınız haline geldi. Hiç unutturmak istemediniz, kafamıza kafamıza vururcasına, dindar nesil yetiştireceğiz!

Evet aynen böyle dediniz. Yıllar önce telaffuz ettiğiniz bu sözünüz sloganınız haline geldi. Hiç unutturmak istemediniz, kafamıza kafamıza vururcasına, dindar nesil yetiştireceğiz!

Dindar nesil yetiştirmek için okulları imam hatip okullarına dönüştürdünüz. Zaten kısıtlı olan eğitim bütçesinden aslan payını imam hatiplere verdiniz. Çocuğunu imam hatip okulunda okutmak istemeyenin ne hali varsa görsündü. Siz dindar nesil yetiştirecektiniz, bunu istemeyen ailelerin derdi kendineydi nasıl olsa! Hem özel okullar ne güne duruyordu, dindar nesil yetiştirmek istemeyenler o zaman fedakarlık yapmalı, varını yoğunu astronomik rakamlardaki okul taksitlerine yatırmalıydı. Varı yoğu olmayanlar peki? Gelsinler imam hatiplerde okusunlardı, dindarlıktan ne zarar gelirdi ki?

Buzdağının görünen yüzünde İmam Hatipler, yasal vakıf ve dernekler varken diğer yanında arsız otlar gibi yayılan, hiçbir denetime tabi tutulmayan kuran kursları, evler, dergahlar, ve bilimum adla anılan “dindar nesil yetiştirme yuvaları” vardı. Nesil yetiştirmek ciddi bir iştir, ağaç yaşken eğilir, o yüzden okul öncesi dönem de çok kritiktir. Açılan sıbyan okullarında, daha soyut düşünme yeteneğinin gelişmediği yaşlardaki çocuklara, din adı altında neler anlattınız kimbilir! Neyse ki bu okullara giden çocuğunun üzerinde kısa kollu tişört olan annesine “anne üzerine birşey giy, günah” demesini ve benzer örnekleri duyar olduk da ne anlattığınız konusunda kısmen de olsa fikir sahibi olduk!

Hani o dindar nesil yetiştirmek için görmezden geliyormuş gibi yapıp aslında teşvik ettiğiniz merdiven altı kuran kursları ve dernekler var ya, işte onlar IŞİD militanlarına kaynaklık etti. Bugün IŞİD’e yarın başka bir “dindar nesil” örgütüne! O dindar nesil, ülkemizi ve bölgemizi kan gölüne çeviriyor şimdi. O dindar nesil, kafa kesiyor, kadın ticareti yapıyor.

Allayıp pulladığınız, yere göğe sığdıramadığınız, ailecek “Ensar olmak vakti” diyerek sahip çıktığınız vakıflarınız, küçücük çocuklarımıza tecavüz ediyor. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanınız, sanki konudan sorumlu değilmiş de evinde haber seyredip kayıtsızca ona yorum yaparmışçasına “bir kereden birşey olmaz” diye buyuruyor. Dindar nesil mi demiştiniz? Dindar olmak için vakıflarınıza gelen nesiller, belki de ömür boyu tamir edilemeyecek derin yaralar alarak yetişiyor, görünen ve bilinenin Karaman’da on, başka ilçelerde üç beş, bilinmeyen kimbilir kaç tane?

Bu yaşananları “münferit” ilan edip saygın kurumlarınızı aklamak istiyorsunuz belli ki. Resmin bütünü ise bize başka bir gerçeği anlatıyor. Milletvekillerinizin, bakanlarınızın, diyanetinizin ettiği kelamlar, yayınladığı fetvalar yukarıdaki tabloyu destekliyor. Dindar nesil mi dediniz, babasının diyanetin fetvasından aldığı güçle kendisine duyacağı şehvetten korkan nesiller yetişiyor!

Dindar nesil yetiştirecek din öğretmenleri arasında tayt giyen kız öğrencilere şehvet duyan mı ararsınız, çocuk istismarından tutuklananı mı? Peki ya Pakistan’da? Bizdekilerin maharetlerinden farklı olarak onlar bir de küçücük çocukları katlediyor! Bize çok mu uzak? Küçücük çocuklara tecavüz eden sapkın bir zihniyetin herşeyi yapabileceğini düşünerek bu soruya cevap vermek gerekiyor.

Ne demiştiniz, dindar nesil yetiştirmek mi? Artık yetti hedefleriniz! Biz mutlu ve özgür nesiller yetiştirmek için mücadele ediyoruz!