Deniz Kurmay Albay Ali Türkşen: Yüreği yanacak adamın yüreği olmalı

Balyoz mağduru Deniz Kurmay Albay Ali Türkşen sert açıklamalarda bulundu.

Deniz Kurmay Albay Ali Türkşen: Yüreği yanacak adamın yüreği olmalı

Balyoz mağduru Deniz Kurmay Albay Ali Türkşen, “Yüreğim yanıyor” diyen Necdet Özel’e “Yüreği yanacak adamın yüreği olmalı” sözleriyle karşılık verdi.

TSK’daki cemaatçi örgütlenmeye göz yummakla suçlanan Genelkurmay eski Başkanı Necdet Özel darbe girişiminin ardından “Yüreğim yanıyor, millet hepimizi affetsin. Sorumluluk makamındaki herkes milletten özür dilemeli” dedi.

Deniz Kurmay Albay Ali Türkşen ise verdiği röportajda; “Necdet Bey’in paçaları tutuştu. Çünkü aklı başında bir savcı soracak ona: “Sana ne dediler de sen bu kadar olaya gözünü karattın?” diyecek. FETÖ’cü olduğu söylenen kişilere neden işlem yapmadın? Siz o makamı işgal ediyorsanız ve bir paralel yapı sıkıntısı varsa ortaya çıkarmaya çalışacaksınız. Paralelcinin kendisine gidip “Paralelci misin?” diye sorulur mu? Bu adam gidip paralelci denilen kişilere bu soruyu sormuş. Aklı başında biri bunu yapar mı? Birlikte hapis yattığımız karacılar “Şu orgeneral, şu korgeneral FETÖ’cü” diye söylüyorlardı. Biz de çıkıp “Bunları açıklayın” dediğimizde ‘Biz söyleyemeyiz, delil yok’ diyorlardı. Ben 19 Haziran 2014’te cezaevinden çıktım. 2-3 gün sonra ‘Fethullah’ın amiraline selam vermem” dedim. Necdet Bey bana dava açtı. Orduevine 3 sene giriş yasağı koydu. Çünkü her yerde FETÖ’cü yapılanmayı reddediyordum. Şimdi af dilemesi tamamen paçalarının tutuştuğunun bir işaretidir. Bugün bir savcıdan bekliyorum “Gel Necdet Bey’ diyerek kendisin ifadeye çağırmasını. Vicdanla, yürek yanmakla olmaz. Yüreği yanacak adamın önce yüreği olacak. Çok öfkeliyim. Özel’in birinci adım olarak devlet üstün hizmet madalyasının geri alınması lazım. Bu şekliyle o madalya FETÖ’ye hizmet ettiği için kendisinde kalabilir. İkinci adım Necdet Özel’in hukuki anlamda sorumluluğunun ortaya çıkarılması gerek. Vicdan muhasebesiyle olmaz bu işler. Yüreği yanmak ve özür dilemek yetmez.” dedi.