Demirtaş: Başkanlık demokrasiyle buluştuğunda anlamlıdır

Diyarbakır’da bulunan Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Demirtaş: Başkanlık demokrasiyle buluştuğunda anlamlıdır

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Diyarbakır’da gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Demirtaş, dokunulmazlıkların kaldırılması konusunda, “Ben inanıyorum 330 dahi bulunamayabilir” dedi.

Demirtaş, AKP’nin TBMM’ye getirme hazırlığı yaptığı ‘Partili Cumhurbaşkanı Yasa Teklifi’ni desteklemeyeceklerini açıkladı. “Sistemin temel eksikliği demokratik işleyiştir. Hiç bir anlamı yok, hiç bir kıymeti harbiyesi de yok. AKP’nin yapacağı bu türden tekliflere de partimizin asla evet demeyeceğini herkesin bilmesi lazım” dedi.

Demirtaş’ın konuşmasından satır başları şöyle:

‘Başkanlık demokrasiyle buluştuğunda anlamlıdır

AKP; her türlü teklifinde ülkeyi tek adam rejimine götürmeye çalışıyor. Başkanlık, yarı başkanlık, partili cumhurbaşkanı önerileri tek adam rejimidir. Şu anda kimin başbakan, AKP genel başkanı olacağına Saray’daki zat karar veriyor. Demokraside bunun yeri var mı? Cumhurbaşkanı buna karışabilir mi? Seçilmiş bir Başbakanı, Saray’ına çağırıp, fırçalayıp, kongreye götürmek diye bir usul, yöntem var mı? Böyle bir şey yok. Anayasa’da bunun böyle bir yetkisi de yok. Ama defakto olarak devleti tek başına yönetmeye çalışıyor ve kriz bundan kaynaklıdır. Türkiye’de bir demokrasi sorunu vardır.

Başkanlık, parlamenter sistem, yarı başkanlık, partili cumhurbaşkanlığı bunların hepsi modeldir. Bunların hepsi de ancak demokrasiyle buluştuğunda anlamlı olur. Fakat bizim parlamenter sistemimizde de demokrasi yok. Bugün AKP’nin dayattığı başkanlık sisteminde de demokrasi yok. Türkiye’nin temel eksikliği demokratikleşmedir.

Dokunulmazlıkların kaldırılması

“Ortada Anayasa, siyasi ahlak, siyaset ve ülkenin genel durumunu zora sokacak bir teklif var. Parlamenterler bile bile, Saray’ın darbesini pekiştirecek, böylesine yanlış bir teklife ‘Evet’ diyerek, tarihi bir vebale ortak olmamalıdır. Parlamentodaki bütün milletvekillerine çağrı yapıyorum. Mesele, mevzu HDP’nin değil. Siz belki HDP’den siyasi olarak intikam almak için bir yol olarak bunu öngörenleri tatmin etmek isteyebilirsiniz. Ama yapacağınız şey, kullanacağınız ‘Evet’ oyu, ülkeyi daha büyük bir kaosa sürükleyecektir. İnanın ki bu kaostan en az zararla çıkacak olan da HDP’dir. Ben inanıyorum 330 dahi bulunamayabilir. Bu teklif yasallaşmadan parlamentodan çekilebilir, en mantıklısı ve makulü bu olur.

‘Diyarbakır’da parlamento’ 

Parti programımızda, Türkiye’de merkezi parlamentonun yanında bölge parlamentolarının da olmasının çok faydalı olacağını düşünüyoruz. Başından beri zaten bunu savunuyoruz. Eğer bize gerçekten ‘Merkezi parlamentoda bulunamazsınız, buradan sizi atacağız’ derlerse, Türkiye’de bölge parlamentolarının örgütlenmesi gerekir. Bu Türkiye’nin bölünmesi değil, demokrasisinin, birliğinin güçlenmesi anlamına gelir. Parlamento kimsenin babasının malı değil. Ne bizim, ne de başkasının. Halkın ortak değer ve iradesidir.

Bölge, kent parlamentoları, TBMM’yi güçlendirir, zayıflatmaz. TBMM, 80 milyonluk bir ülkeyi 550 milletvekiliyle yönetecek bir durumdadır. Yetkisini paylaşmalı, yerele devretmelidir. Parlamentoları halk kurar, bu bir bölünme ilanı, bölünme girişimi, Türkiye’ye, Türkiye halkına düşmanlık değildir. Demokrasiyi güçlendirecek formülleri tartışıyor ve öneriyoruz.

‘Diyalog’ta ısrarlıyız’

Bizi savaşa, savaş gerçeğine sürükleyen saray ve hükümetin hatalı politikalarıdır. Bu hükümet çıksın ve desin ki; ‘Biz barışta ısrarcıyız.’ Tıpkı bizim gibi ‘Diyalog ve siyaset yoluyla sorunların çözümünde ısrarlıyız ve hiç bir şekilde hiç kimsenin ölümünü istemiyoruz. Asla operasyondan yana değiliz, savaştan, çatışmadan yana değiliz’ desin bakalım PKK tek bir kurşun sıkabiliyor mu? O zaman hep birlikte PKK’yi daha güçlü eleştirme pozisyonunda oluruz.

‘Çözüm süreci’

Selahattin Demirtaş, ‘çözüm sürecine’ dönülmesi ve ABD’nin arabulucu olması yönünde yapılan çağrılarını da değerlendirdi. Washington’un bunu yapabilecek durumda olamayacağını ancak, ABD Hükümeti’nin, bir arabulucunun süreci kolaylaştırabileceğini gördüğüne inandığını söyleyen Demirtaş, şunları söyledi:

AKP hükümeti barış, çözüm sürecine dönmeyi kabul etmiyor. Bunu kabul etse formüller tartışılabilir. Ama savaş dışında hiç bir seçeneği tartışmak istemiyor Ankara’daki akıl.