Kılıçdaroğlu: Ömer Halisdemir Erdoğan başkan olsun diye şehit olmadı

CHP lideri Kılıçdaroğlu, başkanlık sistemi ve darbe soruşturmasına dair AKP'yi ve Tayyip Erdoğan'ı hedef alan açıklamalarda bulundu.

Kılıçdaroğlu: Ömer Halisdemir Erdoğan başkan olsun diye şehit olmadı

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, başkanlık sistemi ve darbe soruşturmasına dair AKP’yi ve Tayyip Erdoğan’ı hedef alan açıklamalarda bulundu.

Erdoğan’a 15 Temmuz gecesi darbeci askerlerce öldürülen Astsubay Başçavuş Ömer Halisdemir’i hatırlatan Kemal Kılıçdaroğlu, “Ömer Halisdemir darbeden sonra Erdoğan Başkan olsun diye şehit olmadı” dedi.

Kılıçdaroğlu, 2004 yılında MGK’nın yaptığı TSK’daki Cemaat yapılanmasına dair uyarı için “Ne uyardınız kardeşim, karara bakıyoruz, ‘Nur cemaati ve hizmet hareketi izlenmelidir.’ Ne zamandan beri cemaatler terör örgütü oldu.” diyen Başbakan Binali Yıldırım’ı da hedef aldı.

Kılıçdaroğlu’nun açıklamasından bazı satırbaşlıkları şöyle:

Faiz tartışması

“Sayın Cumhurbaşkanı da faizlerden şikayetçi. Siz faizleri indirdiniz de biz mi engel olduk. Getir Meclis’e faizler yüzde 1’i geçemez diye vallahi destek vereceğiz. Faizleri yüzde 1’e indiren teklifi getirin Meclis’te destek vereceğiz.”

Doların yükselişi

“Türkiye’nin OHAL’den çıkması lazım. Dolar aldı başını gidiyor; Başbakan diyor ki her şeyi getirip dolara bağlamayın. Yahu kardeşim her şeyi getirip dolara bağladın. Köprüyü dolara bağladın, otoyolu dolara bağladın. Sonra gelip dolara bağlamayın diyorlar. 8 yıl 8 ayda tüketici kredisi ve kartlar nedeniyle 255 katrilyon Lira faiz ödüyor vatandaş. AKP iktidarından 14 yıl önce gecelik faizlerin 1300’lere çıktığı dönemler dahip 135 lira devlet faiz ödemiş. Eski parayla 135 katrilyon. Bu hükümet döneminde hükümetin ödediği faiz 692 katrilyon lira. Vatandaşı kandırmak için faize karşıyım diyorsun. Vallahi bunların yatacak yeri yok.”

Erdoğan’ın El Nusra talimatı

“Son bir haftada Türkiye bir terör örgütü ile ilişkili hale geldi. Cenevre’de bir toplantıya katılan Dışişleri Bakanı ‘Terörist El Nusra Halep’ten ayrılmalı’ dedi. Bunu 15 Ekim’de söyledi. Sayın Cumhurbaşkanı diyor ki ‘Putin beni aradı, Halep’in dışına El Nusra çıkar mı’ ben de talimat verdim diyor. Bunu söyleyen kim Cumhurbaşkanı. O silahları TIR’larla kime gönderiyordunuz. Her şey gayet açık ortada. Dedim ya bunların yatacak yeri yok.”

Fransız bakanın sözleri

“Fransız Bakan Türkiye’ye geldi. Benimle de görüştü. Ortak açıklama yaptılar. Fransız Bakan diyor ki bizim OHAL sizinkinden farklı. Bizimkisi diyor ki hayır ikisi de aynı diyor.

Fransa’daki OHAL’da kitlesel gözaltı ve tutuklama yetkisi vermiyor. Fransa’da mala el koyma yetkisi yok. Fransa’daki OHAL’de şirkete kayyum atama yetkisi verilmiyor.

Fransa’da aydınların hapse atılması diye bir şey söz konusu değil. Radyoları kapattık. Türkü söyleyen radyoyu kapattık. Çocuk televizyonunu kapattık. 26 yayınevi kapandı. Fransa’da böyle bir şey yok! Fransa’da OHAL döneminde bir kişi dahi mağdur edilmedi. Bizde milyonlar mağdur edildi. Çavuşoğlu’nu cidden merak ediyorum.”

Nasuh Mahruki’nin gözaltına alınması

“Bütün bunların üzerine bir de AKUT çıktı. Gönüllü bir dernek. Efendim neymiş Cumhurbaşkanı’na hakaretten. Ne demiş ‘Yeri gelir herkes yargılanır’. Akıl sır ermiyor arkadaşlar. Nerede bir mazlum varsa orada CHP vardır. Taksim’de söyledim; Devlet kinle öfkeyle davranmaz. Darbe girişiminde olanlar hukuk kuralları çerçevesinde yargılanmalıdır. Devletin vakarı ve ciddiyeti insanları hukuk içerisinde yargılamaktır. Darbe ile nasıl mücadele edilecek? Demokrasi askıya alınarak darbe ile mücadele edilmez. Bunlar aynı menzile giden iki farklı yapı. Aynı hedefi güdüyorlardı. Kendi aralarında kavga ettiler. Atamalara bakın; kim yaptı? Bereket versin CHP bu atamaları yaptı demedi.”

“Ne istediler de vermedik” itirafı

“Bir örnek vereyim; Dinlemelerin başına getirilen ismin ataması yapılırken Cumhurbaşkanı imza vermiyor. Bunlar Cumhurbaşkanı imzasına gerek yok diye kanun çıkartıyorlar. Sevgili Binali Yıldırım sana soruyorum. Sayın Erdoğan Trabzon’da konuşuyor. 17 üniversite kurmak istediler izin verdik. Hükümet başkanlarına bunları biz refere ettik. Ne istediniz de almadınız dedi. Sevgili Binali Yıldırım’a soruyorum; sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan cevap vermedi, Davutoğlu cevap vermedi. Siz cevap verin, ne istediler siz ne verdiniz?”

“Allah’ın lütfu” sözü

Hilmi Özkök Darbe Komisyonu’nda ifade verdi. Biz 2004 yılında uyardık dedi. Başbakan diyor ki ne 2004’ü kardeşim 17-25 Aralık’tan itibaren diyor. 17 Aralık FETÖ ile ilişkilerinizin bozulma tarihidir.

“Bu yapının başındaki kişi taa Pensilvanya’da 12 Eylül 2010’da şöyle diyordu: İmkan olsa mezarlardakileri kaldırıp referandumda evet oyu verin diyorlardı. Peki Erdoğan ne diyordu; okyanus ötesine teşekkür ediyordu, elçi gönderiyordu. 17 Aralık’tan sonra bir gazeteciyi apar topar gönderdiler. Biz bunların hepsini biliyoruz. Başbakan Yıldırım diyor ki Başkanlığın kapısı 15 Temmuz gecesi açılmıştır. Böylece darbe gecesi sayın Cumhurbaşkanı’nın “Bu bize Allah’ın bir lütfu” sözü her şeyi rotaya koyuyor. Bu söz şehit askerlere polislere ihanettir. Ömer Halisdemir darbeden sonra Erdoğan Başkan olsun diye şehit olmadı”