Binali Yıldırım coştu: Geziciler 'yol yapmayın, havaalanı yapmayın' diye eylem yapıyorlardı

Binali Yıldırım AKP İstanbul İl Başkanlığı toplantısında konuşurken Gezi direnişine de laf attı.

Binali Yıldırım coştu: Geziciler 'yol yapmayın, havaalanı yapmayın' diye eylem yapıyorlardı

Başbakan Binali Yıldırım, AKP İstanbul İl Başkanlığı toplantısında yaptığı konuşmada Gezi direnişine vurgu yaparak artık klasikleşmiş bir AKP söylemi olan Gezi’yi darbecilikle suçladı.

Konuşmasında sürekli “bunlar” kelimesini kullanarak, kimi zaman FETÖ’ye, kimi zaman CHP’ye, kimi zaman farklı kesimlere, kimi zamansa genel bir soyutluğa işaret eden Yıldırım yaptığı konuşmada önce CHP’ye dönük eleştirilerde bulundu.

Konuşmasında Gezi direnişine de vurgu yapan Yıldırım, 2013 Haziranı’ında sokağa çıkanların ağaç ve park için harekete geçtiklerini söyleyerek, AKP iktidarını devirmeye çalışan karanlık güçlerin maşası olduklarını öne sürdü.

“Bakın o tarihlerde dünyanın farklı yerlerinde de eylemler oluyordu. Venezuela’da, Brezilya’da, Şili’de… Ama oralarda sokaklara çıkanlar kendi iktidarlarına yol yapın, havaalanı yapın diyorlardı. Bizimkiler ise ‘yol yapmayın, havaalanı yapmayın’ diye eylem yapıyorlardı.” diyen Yıldırım gerek kültürsüzlüğünü, gerekse çarpıtma ve demagoji konusundaki başarısını bir kere daha ortaya koydu.

Bununla birlikte Yıldırım’ın yine 2013 yılı Haziran ayında Mısır’da Müslüman Kardeşler iktidarına karşı yapılan protestolardan ve sonrasında Mursi’nin askeri darbe ile devrilmesinden bahsetmemesi ise dikkatleri çekti.

CHP’ye taş: CHP ve onun akıl daneleri

Başkanlık sistemi ile ilgili konuşan Yıldırım CHP’ye de taş attı ve şu ifadeleri kullandı: “Bu hizmetleri yaparken zannetmeyin ki önümüze kimse çıkmadı. Bir yandan hizmet yaptık, proje gerçekleştirdik, bir yanda da vesayet odaklarıyla, darbe meraklılarıyla mücadele ettik. İlk açık müdahale 27 Nisanındaki e-muhtıradır. 363 milletvekiliyle işbaşına gelmişiz ‘Cumhurbaşkanı seçemezsiniz’ dediler. Bu işin çözümü millettir dedik ve millet kararını verdi, millet ‘Cumhurbaşkanını ben seçeceğim’ dedi ve o referandumla birlikte artık Cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesinin önü açıldı. Bu Türkiye’deki yönetim sisteminin en önemli değişikliğinin başlangıcıdır. Bugün başkanlık tartışmalarının başladığı nokta dad budur. CHP ve onun akıl daneleri o gün adam gibi parlamentoda cumhurbaşkanı seçimi yaptırsalardı, bugün biz sistem meselesini konuşma ihtiyacı duymazdık. CHP siyasi hayatında hiçbir zaman halkın iradesine ram olmamıştır.”

CHP ve MHP’ye Anayasa ve Başkanlık çağrısı

Geçtiğimiz günlerde komisyonda yan yana gelerek yedi madde üzerinde uzlaşılan Anayasa değişikliklerine atıf yapan Yıldırım CHP ve MHP’ye Meclis’te Anayasa konusunda uzlaşma çağrısı yaptı ve şunları söyledi: “Türkiye’nin gelişen demokrasisine uygun, halkın iradesinin tam yansıdığı, kuvvetler ayrılığının eksiksiz çalıştığı ve bütün vatandaşları kapsayan bir anayasaya ihtiyaç var. Bunu seçimler öncesi bütün partiler söz vermesine rağmen, seçim bittikten sonra bunlar unutuluyor ve diğer seçime kadar işi unutuyorlar. Diyoruz ki, gelin bu anayasa görevini halledelim. Şimdi bir araya gelelim dedik. Nitekim üç parti temsilcileri bir araya geldi ve bu anayasa ile ilgili gerekli ortak çalışmayı yaptılar. Teklifim şu, en azından anlaşılan bu 7 maddeyi AK Parti, CHP ve MHP olarak birlikte geçirelim ve bu meseleyi halledelim.”