"AKP gençliği ihale işlerini beceriyor" diyen Salih Tuna'dan 'namluya sürülecek' yazı

AKP Gençlik Kolları için "Slogan üretemiyor, ihale işlerini beceriyor" diyen Salih Tuna'dan yeni açıklamalar geldi.

AKP’nin yayın organlarından Yeni Şafak gazetesinin yazarı Salih Tuna, AKP Gençlik Kolları için söylediği “AKP gençliği slogan üretemiyor, ihale işlerini beceriyor” sözlerinin çarpıtıldığını ileri sürerek, “bu yazıyı namluya sürün” dediği bir yazı kaleme aldı.

Tuna, “Sanmasınlar ki, TV’deki konuşmamdan 3 gün sonra linç kampanyasını kimlerin başlattığını bilmiyoruz. Çoğunun kimin damadı olduğunu bile biliyoruz” diyerek AKP içerisine de mesaj verdi.

Salih Tuna Ülke TV’deki konuşmasında, AKP Gençlik Kolları’nı eleştirerek canlı yayında, “Ak Parti gençlik teşkilatlarını eleştirmek istiyorum. Bir tane sloganınınız bir tane sözünüz yok. Resimleriniz, sloganlarınız, marşlarınız nerede ya? Çok güzel giyiniyorsunuz aferin, hangi renk uyumlu bunu beceriyorlar. İşte iyi koşturuyorlar. Genç adam bir şey üretecek. 23 gün olmuş oradaki insanlar bir şey yapmak istiyor, onlara iki slogan, marş bir şey üret, hiçbir şey yok. Bu ne suskunluk! İhale işlerini çok iyi becerebilirler bilmiyorum ama bunu beceremiyorlar” ifadelerini kullanmıştı.

Tuna’nın bu eleştirilerine Spor ve Gençli Bakanı Akif Çağatay Kılıç, Twitter üzerinden “15 Temmuz’da hainlere meydan okuyan Ak Parti Gençliğini başarısızlıkla suçlamak işgüzarlık değilse, ya akıl tutulmasıdır ya da körlüktür” sözleriyle tepki vermişti.

‘Bu yazıyı namluya sürün’

Salih Tuna tepkilerden sonra Yeni Şafak gazetesinde bugün kaleme aldığı yazısında, sözlerinin ‘Erdoğan düşmanı AKP’li fırıldaklar’ tarafından çarpıtıldığı öne sürerek,  “Allah’ın izniyle, AK Partili gençlik teşkilatıyla birlikte düşman da çatlatacağız. Kalını incesi, büyüğü küçüğü, kısası eziği zamanı gelince hepinizi deşifre edeceğiz. Yakında nasıl bir inkılapla sarsılacağınızı göreceksiniz” dedi.

Tuna yazısında AKP gençliğine yönelik ‘slogan yetersizliği’ üzerine eleştirilerini sürdürse de, genel hattıyla ‘gönül alma’ya çalışırken, önümüzdeki dönemde parti teşkılatlarında önemli bir değişime gidileceğini de işaret etmeyi unutmadı.

Tuna’nın “namluya sürün” diye not düştüğü yazısının o bölümü şöyle:

“Gerek Kısıklı’da konuşma yaparken gerek Esenyurt meydanından canlı yayın yaparken, gençlerimizin elinde, buldukları koliden bozma mukavvalara tükenmez kalemlerle yazılmış dövizler görünce, keşke meydanlarda nöbet tutan bu gençlerimize dövizler hazırlanıp verilseydi diye düşünmüştüm.

Hiçbir söz hiçbir slogan bulunmazsa, tüm şehitlerimizin isimleri teker teker yazılıp verilemez miydi? Mesela, bir dövizde “Ömer Halisdemir burada,” bir diğerinde “Halil Kantarcı burada” yazardı.

AK Parti gençlik teşkilatı başkanı kim, yöneticileri kimlerdir, inanın bilmiyordum.

Hatta bir önceki gençlik başkanının adını verip, AK Parti gençlik başkanı budur, denilseydi, inanırdım. Çünkü değiştiğini bile bilmiyordum.

Demem o ki, hiçbir şahısla meselem yok. Zaten linçe meze edilen mezkur TV programında da bunu hassaten belirtmiştim.

Mahut linç kampanyasından bir gün önce, Melih Ecertaş son derece saygılı ve seviyeli bir mesajla görüşmek isteğini dile getirdiğinde gençlik kolları genel başkanının kim olduğunu öğrendim.

Kestirmeden konuşalım; ben bu gençliğin abilerindenim, 3 oğlum da aralarında olduğuna göre, çoğunun da babası yaşındayım, demektir.

İlk gençliği hatta çocukluğu 12 Eylül 1980 öncesi Akıncılar teşkilatında geçen bir abileri olarak onlarla benim aramda hiçbir mesele olamaz.

Zira…

Erdoğan’ın yanında ölümüne duran kim varsa o bendendir ben de ondanım. Nokta.

Mesele kapanmıştır.

Ne ki, “Erdoğan düşmanı AKP’li fırıldaklara” kötü bir haberim var; meselenin kapanmasıyla yetinmeyeceğiz. Allah’ın izniyle, AK Partili gençlik teşkilatıyla birlikte düşman da çatlatacağız.

Sanmasınlar ki, “siyaset hırsızlarının” yaptıkları yanlarına kâr kalacak.

Sanmasınlar ki, TV’deki konuşmamdan 3 gün sonra linç kampanyasını kimlerin başlattığını bilmiyoruz.

Çoğunun kimin damadı olduğunu bile biliyoruz.

Kalını incesi, büyüğü küçüğü, kısası eziği zamanı gelince hepinizi deşifre edeceğiz.

Bizim de ellerimiz armut toplamıyor. Meydanı “Erdoğan düşmanı siyaset hırsızlarına” bırakmayacağız.

Yakında nasıl bir inkılapla sarsılacağınızı göreceksiniz.”