Syriza’nın eski baş müzakerecisinden AB’yi kurtaracak girişim!

Syriza’nın eski AB baş müzakerecisi ve Maliye Bakanı Yannis Varoufakis Şubat ayında, hedefi demokratikleşme olan Pan-Avrupalı hareketin kuruluşunu gerçekleştirecek. Varoufakis’in niyeti ulus devlete geri dönmek ile bugünkü Avrupa kurumlarının anti demokratik işleyişi arasında bir üçüncü yol olduğunu göstermek. Ana hedefini AB’yi demokratikleştirme olarak tarif ettiği Pan-Avrupalı hareket, Brüksel’in ve Frankfurt’un Avrupa taraftarı radikal eleştirilerinden yararlanarak AB’nin... View Article

Syriza’nın eski baş müzakerecisinden AB’yi kurtaracak girişim!

Syriza’nın eski AB baş müzakerecisi ve Maliye Bakanı Yannis Varoufakis Şubat ayında, hedefi demokratikleşme olan Pan-Avrupalı hareketin kuruluşunu gerçekleştirecek.

Varoufakis’in niyeti ulus devlete geri dönmek ile bugünkü Avrupa kurumlarının anti demokratik işleyişi arasında bir üçüncü yol olduğunu göstermek.

Ana hedefini AB’yi demokratikleştirme olarak tarif ettiği Pan-Avrupalı hareket, Brüksel’in ve Frankfurt’un Avrupa taraftarı radikal eleştirilerinden yararlanarak AB’nin dağılmasını engelleyecek. Bunun yolu Varoufakis’e göre ikisi de felaket olan “kapalı ulus devlete” dönüş ile son derece anti demokratik AB kurumlarının otoriter, etkisiz politikalarını kabul etmek dışında bir alternatif olduğunu göstermek. Yunan siyasetçi, AB kurumları için reform öngörürken kurulacak hareket aracılığıyla da yavaş yavaş dağılmanın önüne geçecek olan Avrupa Entegrasyonu projesini koruyacak.

Hareketin partileşip partileşmeyeceği halen belirsizken Varoufakis’in 9 Şubat’ta Berlin’de kuracağı yapının adı belirlenmiş: “Avrupa’da Demokrasi Hareketi 2025 (DEM 25)”

Hareketin katılımcılarına güvenerek yola çıktığını söyleyen Varoufakis, Avrupa’nın demokratik olmadığını ve şeffaflığa ihtiyacı bulunduğunu belirtiyor. Buradan hareketle de AB’nin reform ihtiyacına Pan-Avrupalı bir hareketle cevap vermeye soyunuyor.

Varoufakis, Avrupa’daki siyasetçilerin, hükümet olsalar da iktidar olmadıklarını iddia ediyor. AB’nin güçlü ülkelerinin başbakanları, devlet başkanları ve maliye bakanlarının bile, en kritik kararların bürokratlar, bankacılar ve atanmışlar tarafından alındığı bir Avrupa’da, güçsüz kaldığını söylüyor. Avrupa Parlamentosu’nu da Avrupa’nın gerçek parlamenter demokrasi eksiğini örten bir incir yaprağına benzetiyor.

Avrupa’yı radikal enternasyonalizm ve demokratikleşme kurtaracak

Avrupa’daki ekonomik ve meşruiyet krizlerini güçlendiren siyasi karar alma sürecinin depolitizasyonuna karşı siyasi karar alma süreçlerini yeniden politize edecek ve demokratikleştirecek, bütün Avrupa’da aynı anda, aynı gündemle ortaya çıkacak bir harekete ihtiyaç olduğunu belirtirken Varoufakis “Otoriterlik ve yanlışlanmış ekonomi politikalarını engellemenin tek yolu bu. Aksi takdirde Avrupa, ultra milliyetçiliğin zaferiyle birlikte yıkılacak. Şimdiye kadar açıkça yanlışlanmış olan mevcut politikalarla devam edersek merkezkaç kuvvetler o kadar güçlenecek ki, önce Eurozone (Avro bölgesi) sonra da AB dağılacak.” ifadelerini kullanıyor.

9 Şubat’ta Berlin’de kurulacak olan hareketin AB kurumlarını demokratikleştirmek üzere Avrupalıları harekete geçirmekle işe başlayacağını söyleyen Varoufakis,  bu adım atıldığında da her üye ülkeye kendi söylemini geliştirecek bir zemin sağlayacak olan mutabakatın oluşacağını düşünüyor.

Hangi ülkede nasıl bir seçim organizasyonuna gidileceğine de kolektif olarak karar verilecek. Bazı ülkelerde yeni parti kuruluşları gerçekleşirken, bazılarında Demokrasi Hareketi var olan partilerle ittifaklar kuracak.

Kurulacak bu hareketin gidişatı tersine çevireceğini söyleyen Varoufakis “Şu anda partiler ulus devlet düzeyinde işe başlayıp, sonrasında Avrupa düzeyinde yetersiz ve zayıf ittifaklar kuruyorlar. Hareket ise bütün Avrupa’da birden başlayacak ve radikal enternasyonalizm üzerinden öncelikle AB’nin merkezindeki ve tek tek ülkelerdeki demokrasi açığını hedef alacak. Böylece, ulusal, bölgesel ve yerel seçim süreçleri mekanizmasına geçilebilecek.” ifadeleriyle kafasındaki işleyişi tarif ediyor.

Syriza’nın kazandığı ilk seçimlerle birlikte Ocak 2015’te Çipras hükümetinin AB baş müzakerecisi olan Varoufakis, Nisan 2015’te Avrupa Komisyonu maliye bakanları (Eurogroup), Avrupa Merkez Bankası ve IMF’den oluşan Troika’yla yürütülen pazarlıklarda hükümetle anlaşmazlığa düşerek istifa etmişti.

9 Şubat’ın Varoufakis için özel bir anlamı olup olmadığı bilinmiyor. Ancak tarihte 9 Ocak 1824, Yunanistan’ın Osmanlı İmparatorluğu’na karşı bağımsızlık ilan etmesi sonrasında kurduğu hükümetin ilk kez İngiliz yatırımcılarla kredi anlaşması imzaladığı tarih. Bizler için önemi ise, 9 Şubat 1909’un Yunanistan Komünist Partisi’nin ilk resmi gazetesi Radikal’in (Rizospastis) ilk sayısının yayınladığı tarih olması. Siyasi sicili ve hedefi göz önünde bulundurulduğunda ilkinin tarihsel referansının Varoufakis için daha belirleyici olduğunu tahmin etmek zor değil.