Ezan değil hoparlör susturuldu

Gericiler, KKTC'deki sabah ezanlarının hoparlörden okunmamasına ilişkin tedbir kararını propaganda için fırsata çevirmeye çalışıyor.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde bir mahkemenin üç camide sabah ezanlarının hoparlörden okunamamasına dönük tedbir kararı tartışma yarattı. Haberi, gericilik propagandası için bulunmaz fırsat sayan Türkiye medyası “ezan yasaklandı” manşetleri atarken ortada sadece sabah ezanlarının hoparlörden okunmasına yönelik bir tedbir kararı olması gerçeği gizleniyor.

Lefke’de bir yurttaşın açtığı davada verilen ara karar gereği Nakşibendi tarikatının yuvalandığı Şeyh Nazım Camii, Pir Paşa Camii ve Aşağı Cami’de sabah ezanları hoparlörle okunmuyor. Ancak Türkiye’de medya organları kararı “ezan yasaklandı” diye haberleştirdikten sonra şimdi de “ezan sesi kesilemedi” diyerek bir yandan gericilik propagandası yaparken bir yandan da halkı tahrik etmeye çalışıyorlar.

Gericiler fırsat kovalıyor

Aynı zamanda davalılardan biri olan KKTC Din İşleri Başkanı Talip Atalay da bu gerici koroya katılarak yaptığı yazılı açıklamada, “Asırlardır olduğu gibi bugün de Kıbrıs’ımızda ezanlar okunmaya devam etmektedir. Kıbrıs Türkü bu konuda duyarlıdır. KKTC’de ezanın susturulması asla söz konusu değildir ve olamaz.” dedi.

Yine Türkiye’de yapılan haberlerde, “namaz vakti geldiğinde Lefke sokakları her zaman olduğu yine ezan sesleriyle yankılandı”, “karara tepki gösteren vatandaşlar cami önünde Cuma namazının ardından eylem yaptı” gibi ifadeler dikkat çekiyor.

Öte yandan Şeyh Kıbrısi olarak tanınan ve 2014 yılında ölen Nakşibendiliğin Kıbrıs’taki kolunun şeyhi Mehmet Nazım Adil’in adını taşıyan Şeyh Nazım Camii imamının sözleri ise daha tehlikeli. Cami imamı, “Kimse keyfinden hoparlörden ezan okumuyor. Anayasa, din ve vicdan özgürlüğü var. Bir insan ezanı sevmeyebilir. Ama karşısında bir insan da ezanı duymak isteyebilir. Bu topraklarda KKTC’de kimse ezanları susturamaz. Birilerinin ezan duymak istemiyorum demek istemesiyle bu ezanlar susmaz.” diye konuşuyor.