Çocuk evlilikleri: Kara gelinlik

Türkiye'de çocuk yaşta evlendirilmiş olan kız çocuğu sayısı 181 bin 36.

Çocuk evlilikleri: Kara gelinlik

İzmir Gediz Üniversitesi’nde düzenlenen “Zorla Evlendirme Konferansı”nda, Türkiye’deki her üç evlilikten birinin çocuk evliliği olduğu, 181 bin 36 çocuk gelinin bulunduğu, bir yılda 20 bine yakın ailenin 16 yaşından küçük kızlarını evlendirebilmek için dava açtığı da belirtildi.

On sekiz yaşının altında yapılan her evliliğe “çocuk evliliği” ve evlenen kıza “çocuk gelin” deniliyor. Çocuk evliliği kavramındaki evlilik sözü ile kastedilen ise hukuki değil, sosyolojik anlamda evlilik oluyor. Örneğin, Türkiye’de bu tür evlilikler, genellikle, dini nikaha (imam nikahı) dayanan evlilikler.

Her yasada farklı bir tanım var

Türk Medeni Kanunu’nun 124. maddesindeki, “Erkek ve kadın on yedi yaşını doldurmadıkça evlenemez. Ancak, hakim olağanüstü durumlarda ve pek önemli sebeple on altı yaşını doldurmuş olan erkek veya kadının evlenmesine izin verebilir. Olanak bulundukça karardan önce ana ve baba veya vasi dinlenir.” düzenlemesi 16-18 yaş arasındaki çocukların evlenmesine imkan sağlıyor.

Bu maddeye göre, ve uluslararası belgelere göre, on yedi yaşını doldurmadan evlenen kız çocukları çocuk gelin sayılırken Türkiye hukuk sisteminde, çocuk gelin kavramının tarifi, kanunlara göre değişiklik gösteriyor. Türk Medeni Kanunu’na göre, on yedi yaşını doldurmamış kızlar, Çocuk Koruma Kanunu’na göre on sekiz yaşını doldurmamış kızlar, Türk Ceza Kanunu’na göre ise on beş yaşını doldurmamış kızlar çocuk gelin sayılıyorlar. Kanunlar arasındaki bu uyumsuzluk, geleneksel yaşayışa sahip ailelerin, kız çocuklarını erken yaşta evlendirmelerine karşı verilen tüm mücadeleleri sonuçsuz bırakıyor.

“Bu evlilikler imam nikahı ile olduğundan, sayının çok daha fazla olduğunu düşünüyoruz”

Zorla Evlendirme Konferansı konuşmacılarından İzmir Barosu Kadın Hakları Merkezi Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Nuriye Kadan “Bu evlilikler imam nikahına dayalı olduğundan, sayının çok daha fazla olduğunu düşünüyoruz. Milli Eğitim Bakanlığı verilerine göre, erken evlilik ve nişanlılık nedeniyle eğitime devam edemeyenlerin yüzde 97.4’ü kız öğrenciler. 15 – 19 yaş arası genç kızlarda birinci sırada ölüm nedeni, hamilelik ve doğumun yol açtığı sorunlar. Kızlarımızı oyun çağındayken anne olmaya zorlayan bu acı durum, ataerkil ve geleneksel toplum yapısı yüzünden normalleştirilip meşrulaştırılıyor. On sekiz yaş altında evlenenlerin yarısının okuma- yazma bilmediği, yüzde 31.7’sinin de okuma- yazma bilmesine rağmen hiç okula gitmediği gerçeği eğitimsizliğin etkisini gözler önüne seriyor” diye konuştu.

Suç cezasız bırakılıyor

Zorla evliliğin ağır bir insan hakkı ihlali olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Mustafa Ruhan Erdem ise, Türkiye’de bunun bir suç tipi olarak tanımlanmadığına dikkat çekti. Erdem, “Oysa evliliğin ve eş seçiminin özgür iradeye dayanması uluslararası hukukla güvence altına alınmış. 2011’de ilk imzalayanın ülkemiz olduğu ‘Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi’, bir yetişkini ya da çocuğu evliliğe zorlayan kasıtlı davranışların suç sayılması için gerekli yasal düzenlemelerin yapılmasını şart koşuyor. Cebir ve tehditle evliliğe zorlama ya da evliliğin sürmesine zorlama cezasız bırakılmamalı” dedi.

Gediz Üniversitesi Kadın ve Aile Araştırmaları Merkezi Müdürü Doç. Dr. Sibel Safi ise, zorla evliliğin birçok Avrupa ülkesinde suç olduğunu dile getirerek, sözlerini, “Batı Avrupa’da, göçle gelenlerde sıkça görülen bu ağır insan hakkı ihlalini engellemek amacıyla sorumlulara yasal yaptırımlar uygulanıyor. İngiltere’de 2 yıl hapis cezası var” diye sürdürdü.

Erken yaşta evlilik yüzde 3’lere düştü iddiası doğru değil

24 Ekim 2015’de Gaziantep Büyükşehir Belediyesi tarafından hayata geçirilen ’Gelin Etmeyin, Okula Gönderin’ projesinin tanıtım toplantısına katılan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Gürcan erken yaşta evliliğin, yüzde 30’lardan çok kısa bir zamanda yüzde 3’lere gerilediğine dikkati çekmişti.

Ancak, Türkiye’de çocuk gelin oranının %30 ila %35 arasında seyrettiğini doğrulamak bakımından, “Türkiye Gölge Raporu”na bakmak yeterli olacaktır. Birleşmiş Milletler Kadına Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi Türkiye Yürütme Kurulu’na sunulmak üzere, Kadının İnsan Hakları-Yeni Çözümler Derneği tarafından 2004 yılında hazırlanan ve Türk Ceza Kanunu Kadın Platformu tarafından desteklenen “Türkiye Gölge Raporu”ndaki verilere göre, göre, Türkiye’de resmi nikahı olmayanların oranı %7.7 ve sadece dini nikahı olanların oranı %7.4’tür (CEDAW Türkiye Gölge Raporu, 2004).

Türkiye’de medeni kanunun öngördüğü şekilde hakim kararıyla yapılmış olan erken evliliklerin oranı %15.5’i buluyor. Resmi orana, nikahsızlar ile sadece dini nikahı olanların oranı eklendiğinde, Türkiye’deki gerçek çocuk gelin oranına ulaşmak mümkün oluyor. Bu bağlamda, Türkiye’de çocuk gelin oranının en az %30.6 olduğu çıkarımını yapmak doğru olur.