Bayırbucak Çanakkale imiş!

Kurtuluş Kılçer, yazısında Suriye'de Bayırbucak Türkmenleri'ne karşı katliam yapıldığı iddialarını ve Çanakkale Savaşı göndermelerini değerlendiriyor

Akıllara tecavüz ediliyor. Bu ülkenin emekçi halkına yalan ve demogojiyle büyük bir saldırı gerçekleşmektedir.

Bayırbucak Türkmenleri için milliyetçilik şaha kaldırılmaya çalışılıyor. Sanki ortada katliam varmış gibi. Cihatçı çetelerin katliamları orta yerde duruyor ama! Bugün Lazkiye kırsalında süren savaşın fotoğrafları servis edilirken yaralı bebeklerin, ölmüş çocukların fotoğrafları araya sıkıştırılarak vicdan yapılmaya çalışılıyor. Hiç utanmıyorlar, hiç vicdanları sızlamıyor! Bu sahte bebek fotoğraflarının nerede çekildiği ise kimsenin aklına gelmiyor! Memleketin istihbarat örgütleri emekçi halkımızı manüple ediyor.

Sözde diktatör Esad’a karşı Suriyeli Türkmenler vatan savunuyorlarmış. Bayırbucak Türkmenleri adına konuşanlar burası İkinci Çanakkale’dir, Çanakkale geçilmez demeçleri veriyorlar. Ne ilgisi var!

Çanakkale’de, emperyalist İngiliz donanmasına ve işgaline karşı savaş verildi. Siz ne yapıyorsunuz, bugün Bayırbucak’ta emperyalizme karşı kurşun mu sıkıyorsunuz? Yoksa emperyalizmin oyuncağı ve tetikçisi olarak Suriye’yi bölmeye ve parçalamaya mı çalışıyorsunuz?

Osmanlı toprakları 1. Dünya savaşında emperyalizm tarafından paylaşıldı. Savaşın bir nedeni de bu değil miydi? Osmanlı, başka bir emperyalist gücün, Almanya’nın yanında savaşa girmişti. Bugün Suriye’de olanlarla Çanakkale savaşını eşdeğer tutan mantığa bak! Emperyalizmin taşeronları Çanakkale’yi ağızlarına alamazlar!

Alperen Ocakları ayağa kalkmış, bölgeye asker gönderecekmiş. Türkiye’de her türlü suikastın ve katliamın tetikçilerinin nereden çıktığını bu halk çok iyi biliyor. Kurucularının bile bizim tarlamızı iyi sürmüşler dediği bu adamlardan başka ne beklenebilir ki? Emperyalizmin ve istihbarat örgütlerinin maşası olmak tam da budur!

Bayırbucak’ta yaşananlar, bölgenin Türkmen halkına karşı girişilen bir katliam olarak  sunuluyor. Gerçekler ise bambaşka. Suriye, emperyalizm tarafından parçalanmak istendi. Bunun için işbirlikçi bölge devletleri ve iktidarları ile emperyalizm anlaştı, gizli anlaşmalar yaptılar, çeteler kurdular, cihatçıları uçaklarla Türkiye üzerinden oraya taşıdılar, silahlar verdiler, Hatay’da gizli kamplar kurdular. Önce Suriye’de katliamlara başladılar, yağmaladılar, kentleri yıktılar, bombaladılar.

Suriye-Türkiye sınırındaki mayınlı arazilerin temizlenmesi gündemini hatırlayan var mı? Suriye’deki savaş daha başlamadan çok önce Türkiye’deki mayınları temizlemeye giriştiler; mayınlı arazileri tarıma açacaklardı güya. Ne tarımı, cihatçı çeteleri sınırdan geçirmekmiş bütün amaç.

Dünya’nın bütün paralı cihatçı teröristlerini Suriye’ye getirdiler. Bunlar daha önce Bosna’da, Kafkasya’da, Afganistan’da, Pakistan’da kullanılmışlardı. Şimdi emperyalizm yıllardır beslediği bu katilleri Suriye’ye gönderdi. Bu bölgede ne kadar Çeçen cihatçı olduğunu bilen var mı? Bir de kalkmışlar Bayırbucak Türkmenleri için milliyetçilik yapıyorlar.

Esad diktatörmüş. Emperyalizme göre Kaddafi de diktatördü, Libya’yı yakıp yıktılar, geriye ne kaldı?

Esad diktatörmüş. Emperyalizme göre Saddam da diktatördü, bir de kimyasal silahları vardı. İşgal ettiler, geriye ne kaldı? Bölünmüş bir ülkeden, her gün bombaların patladığı kentlerden ve IŞİD’den başka geriye bir şey bırakmadılar.

Şimdi IŞİD’e karşı kaplan kesiliyorlar!

Esad diktatörmüş. Emperyalizm işine gelince “stratejik ortak” işine gelmeyince “diktatör”. Diktatörün alası Suudi Arabistan’daki gibi petrol zengini ve kral tahtında oturanlardır. Bugüne kadar bu “gerçek diktatörlere” karşı emperyalistlerin bir şey dediğini duydunuz mu?

Diktatör suçlaması kara propaganda. Asıl amaç emperyalizmin çıkarları, işgali, silah satışı, petrol kuyularına sahip olması.

Suriye’de yaşanan savaşın parçası olmak ülkemizin çıkarına değildir. Bu savaş emperyalizm tarafından başlatıldı. AKP iktidarı bu savaşın ortağı ve parçası oldu ve ülkemizi bugün örtülü bir savaşın içine soktu. AKP ülkemizi savaşa sokmuştur, bunun farkında mıyız?

Bu savaş ülkemizin değil Recep Tayyip Erdoğan iktidarının savaşıdır.

O yüzden aklımızla dalga geçmelerine  izin vermeyelim!

Mescid-i Aksa konusunda mangalda kül bırakmayan Recep Tayyip Erdoğan iktidarı, Suriye’nin parçalanmasının ve Esad rejiminin devrilmesinin altında yatan bir başka nedenin aslında İsrail’in güvenliği olduğunun farkında değil mi? AKP’nin Suriye politikası gizli İsrailciliktir. Türkiye sağı, muhafazakarları, dincileri kime hizmet ediyor? Bir de Filistin davasına sahip çıkıyorlarmış, hadi canım sen de!

Bu bir milli savaş falan değildir. Bu savaşın parçası olmak emperyalizmin işbirlikçiliğidir!

Bu savaşın maliyeti ülkemiz açısından büyük olmuştur. Reyhanlı, Suruç, Diyarbakır ve Ankara katliamlarını kim yaptı?

Ülkemizde yerinden yurdundan olmuş milyonlarca Suriyeli göçmen varsa bunun sorumlusu emperyalizm ve ülkemizdeki AKP iktidarıdır!

Suriye’de kafa kesen, kadınları köle yapan, ölen Suriye’li askerin kalbini çıkarıp yiyen bu dinci, cihatçı ve yobaz terörün yanında olmayalım.

Unutmayın ılımlı İslam dediler, AKP’yi iktidar yaptılar. Amaç “radikal İslam’ın” önünü açmakmış. Bu çeteler emperyalizmin taşeronlarıdır!

1915’de Çanakkale’de savaşanlar ise emperyalizme ve emperyalist işgale karşı vücudunu siper eden halk çocuklarıydı!