Aysel Tekerek: Gelin bu gerici istibdat rejimini yıkalım

Aysel Tekerek: Sömürüyü bitirecek, gericiliği yok edecek, faşizmi sonlandıracak, eşitliği , özgürlüğü, barış ve kardeşliği yaşatacak tek seçeneği güçlendirelim.

Aysel Tekerek: Gelin bu gerici istibdat rejimini yıkalım

Türkiye Komünist Hareketi’nin düzenlediği Yeni Bir Cumhuriyet buluşmasında konuşan Türkiye Komünist Hareketi Genel Başkanı Aysel Tekerek şunları kaydetti;

“Bugün bu salonda bulunan emekçiler, yoksulluk sınırının 5 bin TL olduğu açıklanan ülkemizde, insanca bir yaşamın adresini sosyalizmde görüyorsa, bugün bu salonda bulunan kadınlar, cinayet, hakaret, her türlü şiddet ve sömürüyü bitirecek tek seçeneğin sosyalizm olduğu görüyorsa, bugün bu salonda bulunan gençler, onlara reva olan geleceksizlik karşısında sosyalizm umudunu genç yürek ve beyinlerinde taşıyorsa, ne mutlu biz komünistlere. Şanlı Ekim Devrimi’nin 100. yılında Ekim Devrimi’nin yaratıcılarına Türkiye’den en anlamlı selamı gönderen sizlere. Ekim Devrimi’nin ışığını batmayan bir güneş gibi yoluna ışık yapan hepimize. Değerli dostlar bizim gördüğümüz ve yaşadığımız bugüne kadar üç cumhuriyet var…

İlki 1923 Cumhuriyeti. Emperyalizmle savaşarak kurulan, emperyalizme rağmen kurulan, padişahların ayakları altında yok edilen topraklardan insanlık başağını yeşerten, bu toprakların gördüğü ilk tarihsel kazanım olan 1923 Cumhuriyeti…Biz komünistler bu cumhuriyeti ve onun kazanımlarını ne küçümseriz ne de bu kazanımları yok sayarız. Biz komünistler insanlığın tarihsel ilerici adımlarını destekleriz. Evet bazıları , tam bu noktada takılı kalırlar. Biz komünistler ise 1923’de takılı kalmaz yönümüzü ileriye çeviririz. İşte orada diğer cumhuriyeti buluruz karşımızda, büyük ekim devriminin en güzel sonucu olan Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği’ni. O cumhuriyet ki emperyalizmi yenmiştir, o cumhuriyet ki gericiliği bitirmiştir, o cumhuriyet ki işçiyi baş , patronu hiç etmiştir. o cumhuriyet ki dostlar, dünyanın başındaki faşizm belasını yenmiş , mazlum halklara umut olmuş, bilim ve sanatı ait olduğu yere halkın ayakları altına sermiştir.

Evet dostlar biz bu cumhuriyeti yaşadık. diyeceksiniz ki orası başka burası başka ülke değil mi. Biz sosyalizmi hiç yaşamadık ki. Doğru yaşamadık evet, ancak hem bizim ülkemiz halk ve emekçileri Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği yaşarken nefes aldık. Burjuvazi korkarken biz heyecanlandık. Emperyalizm debelenirken biz büyüdük. SSCB’nin dünyaya vuran gölgesi dahi işçi sınıfını ısıttı.  Selam olsun o cumhuriyeti yaratan Lenin’e, selam olsun o cumhuriyeti ilerleten Stalin’e, selam olsun Bolşevik Parti’ye , selam olsun faşizme diz çöktüren Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği’ne..

Evet dostlar , bir de bugünkü cumhuriyet var. Ne demeli buna, AKP cumhuriyeti mi ne demeli buna karanlıklar cumhuriyeti mi … Biz gelin cumhuriyet tanımlamasını da onlara teslim etmeyelim… Evet bu bir diktatörlük, evet bu bir halk düşmanlığı, evet bu insanlığa dost ne varsa ona düşman bir iktidar… Sermeyenin, şeriatçıların, ABD’nin partisi AKP…

Nasıl yenilir peki bu AKP?

Nasıl kazandığına bakmalısınız dostlar, sermaye iktidarı var oldukça, gericilik palazlandıkça, emperyalizm ile işbirlikçilik devam ettikçe bir AKP gider bin AKP gelir. Yine o cumhuriyetin karakterinde bir değişiklik olmaz. Onu yenecek güç ona kazandıran güç kadar nettir dostlar, Tekel işçileri dönemine bakın, ODTÜ direnişlerine bakın, Gezi direnişine bakın, cam direnişine bakın, biraz daha geriye gelelim, AKP öncesine yani;

DİSK grevlerine, 15 16 haziranlara, tütün işçilerine, Morisson Süleyman’ın korkulu rüyası olan Deniz Gezmişlere, yasaklanan Nazım Hikmetlere, yakılmaya çalışılan Aziz Nesinlere, onların çirkin dedikleri bizim yakışıklımız olan Yılmaz Güneylere, Harun Karadenizlere,Behice Boranlara katledilen önderimiz Mustafa Suphilere bakın… Sadece üç şey göreceksiniz. Bu üç şeyi aklınızdan hiç ama hiç çıkarmayın, örgütlenmede inat, sosyalizmde kararlılık, devrimde öncülük…

Buyrun dostlar ….

Bizim kimliğimiz işte bu…

Gelin bu gerici istibdat rejimini devirelim.

Gelin soma maden işçilerine, gezide yitirdiklerimize, ekim katliamında katledilen kardeşlerimize yoldaşlarımıza, cam işçilerine, üç yaşında başına türban takılan kız çocuklarına, tekel işçilerine verdiğimiz sözü tutalım..
Sömürüyü bitirecek, gericiliği yok edecek, faşizmi sonlandıracak, eşitliği , özgürlüğü, barış ve kardeşliği yaşatacak tek seçeneği güçlendirelim. Sosyalist Cumuriyeti ülkemizin kimliğine altın harflerle kazıyalım…Biz hazırız…

Türkiye Komünist Hareketi buradadır dostlar bu ülkenin gerçek TKP’si buradadır.

Dostlukla, saygıyla partim adına herkesi kucaklıyor, sosyalizm mücadelemizde herkese başarılar diliyorum…”