Yeni Şafak, yeni mesaj

Yeni Şafak gazetesi, “Başka Bir Türkiye Yok” adıyla kampanya başlattı.

Yeni Şafak, yeni mesaj

Hayrettin Karaman: “Aramıza şeytan girmiştir ki bu böyle olmuştur. Eğer bu böyle olmasaydı öteden beri birlikte yaşayamazdık. O yüzden herkes aklını başına toparlasın, ateşe benzinle gitmesin suyla gitsin.”

Yeni Şafak gazetesi, Pazartesi günü itibariyle bir kampanya başlattı. “Başka Bir Türkiye Yok” adıyla duyurulan kampanyada, terör saldırıları ve provokasyonların ülkedeki bin yıllık kardeşliği tehdit eder hale geldiği, büyük bir kutuplaşma yaşandığı ve toplum ayrıştırılıp kimliklerin çatışmaya dönüştürülmesinin hedeflendiği belirtildi. Gazete, herkesin ‘aynı gemide’ olduğunu vurgularken dönemin diyalog, uzlaşma ve dostluk zamanı olduğunu ileri sürdü.

Daha düne kadar ‘havuz medyası’ ile birlikte AKP ve Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘savaş’ stratejisinin başta gelen araçlarından birisi olan gazetenin birden bire aklının başına geldiği ve gidişatı görüp yol yakınken geri döndüğü yok elbette. Haziran Direnişi’nde ‘Gezi’de darbe girişimi deşifre oldu’, ‘Sığındıkları camide içki içtiler’ gibi ‘sağduyulu’ haberlere imza atan Yeni Şafak elbette aslında hala aynı gazete.

Oral Çalışlar: “Çözümü Meclis’te, meşru zeminde ve karşılıklı uzlaşmada arayalım. Yeni bir çözüm ve diyalog dönemine ihtiyacımız olduğu günlerden geçiyoruz. Şiddete, nefret diline, uzlaşmazlığa son. Demokrasiye sahip çıkalım.”

Ülkeyi kutuplaşmaya götürenler belli

Böyle bir kampanyanın hedefinde kimin olması gerektiği, ülkeyi kimin kutuplaşmaya götürdüğü sorularının cevabı belli. Haziran direnişçilerine çapulcu diyen, eylem yapan kadınlara kız mı kadın mı diye alay etmeye çalışan, Berkin Elvan’ı yuhalatanlar tanınıyor. Yolsuzlukların, Soma’nın, Reyhanlı, Suruç, Diyarbakır ve Ankara’nın hesabını vermeyenler biliniyor.

Dahası, Türkiye’de herkesin aynı gemide olduğu da bir belagatten öte anlam taşımıyor. Milleti yakından seven müteahhitler, başkalarının çocuklarının ölümünün üzerine iktidar kuranlarla iş cinayetlerinde, çatışmalarda, patlatılan bombalarla hayatlarını kaybedenlerin, karlarını katlayan patronlar ile ufak kesirlerle pay alan işçiler ve emekçilerin, düzenin devamı için hırsızlığı aklayan fetvalar veren yobazlarla çocuklarının geleceği için laik ve bilimsel bir eğitim alması için mücadele eden anne ve babaların aynı gemide olduğunu kim iddia edebilir.

Rifat Hisarcıklıoğlu: “Binlerce yıllık kardeşliğimiz bozulmak isteniyor. Gün birlik olma günüdür. Türkiye Cumhuriyeti küllerden doğmuştur. Yeter ki, bir ve beraber olalım.”

Başka bir Türkiye, emekçilerin laik cumhuriyeti

Öyleyse aynı anda bir liberalin, TOBB Başkanı’nın, AKP’nin ‘şeyhülislamı’nın, birkaç futbolcunun, bir cemaat eskisinin de aralarında bulunduğu kişilerin imzalarının olduğu çağrıyla Yeni Şafak ne yapmak istiyor?

Türkiye’de çok çeşitli mutabakat arayışları var. Burjuvazinin temsilcileri arasında “büyük restorasyon”dan bahseden de var. AKP’nin ‘fabrika ayarların’ dönmesinden de. Yeni Şafak gazetesinin birden bire frene basarmış görünmesinin arkasından bir uzlaşı zemini çıkıp çıkmayacağı 1 Kasım’a kadar giderek netleşecektir. Bu arada yeni bir mutabakat için, AKP’nin fabrika ayarlarına dönülmesi için çeşitli odaklardan niyet beyanlarının yükseltileceği anlaşılıyor.

‘Başka bir Türkiye yok’ diyen Yeni Şafak’a karşı yeniden ve yeni bir cumhuriyet ile, emekçilerin laik cumhuriyetiyle çıkmak mümkün.